Hızlı Saç Uzatma Yöntemleri

Tüm kadınlar saçlarını sık aralıklarla değiştirmek istemektedir. Saç, kadınların en çok dikkat edilen ve dikkat ettiği noktadır. Kadınlar saçlarının her zaman bakımlı ve sağlıklı olmasını isterler. Kadınlar için saçların daha hızlı, kalın ve güçlü olmasını sağlayacak yöntemleri bulmak istiyor. Hızlı saç uzatma ile ilgili bir çok yöntem bulunuyor. Fakat sizin için test edilip pozitif etkisi görülmüş yöntemleri derledik.

Hindistan Cevizi ile Masaj Yapın

Kafa derinize parmak uçlarınız ile masaj yapın. Bu şekilde masaj yapmanız kan akışını hızlandırıp bir sonraki işlem için zemin hazırlayacaktır. Daha sonra 1 çorba kaşığı hindistan cevizi yağını ısıtıp, parmak uçlarınızı yağın içine batırıp, parmak uçlarınızla masaj yaparak saç derinize hindistan cevizi yağını iyice yedirin.

Kafa derinize yapacağınız bu masaj, size iyi gelecektir. Kan dolaşımını artacağından dolayı hindistan cevizi yağı daha çabuk emilip, saçlarınıza daha hızlı etki edecektir. Hindistan cevizi yağının içerisindeki vitamin ve minerallerle dolu olduğu için saçlarınıza daha güçlü bir şekilde etki edecek ve saçlarınız daha sağlıklı ve daha güçlü bir şekilde büyüme şansı elde edecektir. Hızlı saç uzatma yöntemi ile ilgili bilinen en faydalı yöntemdir.

Saçlarınızı Düzenli Olarak Kestirin

Saçlarınızın daha sağlıklı ve güçlü olmasını istiyorsanız düzenli olarak 3 ayda bir saçlarınızdaki kırık ve hasar görmüş saçları kestirin. Saçlarınızda ne kadar çok hasar görmüş saç olursa beslemek için o kadar çok enerji harcayacaktır. Bu enerjinin sağlıklı olan saçlara harcanması saçlarınızın daha güçlü olmasını sağlamaktadır. Hasar gören saçlar incelmeye ve dökülmeye başlar bu yüzden saçlarınıza gerektiği gibi bakmanız gerekiyor..

Saçlarınızı Çok Sık Yıkamaktan Kaçının

Bazı kadınlar, saçlarının sağlıklı olması için her gün şampuanla yıkaması gerektiğine inanıyor.Fakat büyük bir yanlış olup, her gün yıkanması durumunda saçlardaki doğal yağların yok olmasına ve saçların yeterli şekilde beslenemeyip dökülmesine neden olmaktadır. Saçlarınızı haftada 4 en fazla 5 kere yıkamak sizin için daha iyi olacaktır.

Saçlarınızı şampuanlarken kafa derinize hafifçe masaj yaparsanız, kafa derinizdeki kan dolaşımı artar ve saç büyümesini hızlandırır. Şampuan seçerken saç uzatmayı teşvik eden doğal malzemelerle zenginleştirilmiş hiç bir şekilde kimyasal maddeleri bulundurmayan ürünleri tercih etmelisiniz. Bu tür ürünler bir yandan saçlarınızı temizlerken bir yandan saçlarınızı besler ve güçlendirir. Islak saç, saç köklerinizin en zayıf olduğu zamanlardır. Islakken kesinlikle fırçalanmamalıdır. Bunun yerine saçlarınızı nemli iken taramalısınız.

Takviye Kullanımı

Sağlıklı ve güçlü saçlar için saçların iyi şekilde beslenmesi gerekmektedir. Bunu saçlarınıza bakım ürünleri kullanarak yapıyoruz. Fakat bazen sadece dışarıdan beslemek yeterli gelmeyebiliyor. Bunun için bazı vitamin takviyesine ihtiyaç duyulabiliyor. Güçlü ve sağlıklı saçları için piyasada biyotin ve multivitamin gibi takviyeleri doktor kontrolünde kullanabilirsiniz. Hızlı saç uzatma yöntemleri içerisinde vitamin takviyesi etkili ve sonuca hızlı ulaşma açısından size  büyük yararı olacaktır.

Saçlarınızı Sirkeli Su ile Durulayın

Saçlarınızın parlak ve güzel görünmesini sağlayan diğer bir doğal yöntemde sirkeli su dur. 1 litre suya 2 yemek kaşığı sirke ekleyip saçlarınızı bu su ile durulayabilirsiniz. Saçlarınızın daha hızlı ve sağlıklı uzamasına yardımcı olacaktır. Unutmayın saçlarınız için ne kadar az kimyasal kullanırsanız o kadar sağlıklı saçlarınız olur. Doğal yöntemler etkili ve sağlıklı bir biçimde saçlarınızı onarıp, sağlığına kavuşmasını sağlayacaktır.

kaynak:https://www.kadinmax.com

Kakao Yağı Nedir? Kakao Yağının Faydaları

Cilt bakımınıza önem veriyorsanız ve bunun için “kimyasallar kullanmak istemiyorum!” diyorsanız kakao yağı size ihtiyacınız olan tüm şeyleri verecektir. Bir çok faydası bulunan bu yağın içerisinde bir çok güçlü antioksidan mevcut olduğundan bir çok faydası bulunmakta. “Kakao yağı faydaları” ve “kakao yağı nelere iyi gelir?” sorularının cevaplarını birlikte inceleyelim.

Kakao Yağı Nedir?

Theobrama yağı olarak da bilinen kakao yağı, kakao çekirdeğinin kavrulduktan sonra fermente edilmesi ile elde edilmektedir. Raf ömrü uzun olan bu yağ, kozmetik ve gıda sektörlerinde kullanılmaktadır. Oda sıcaklığında katı halde olan yağ, 34-36 derece aralığında erimeye başlar.

Yağ İçerisindeki Bileşenler

• Stearik Asit % 33
• Palmitik Asit %26
• Linoleik Asit %3
• Oleik Asit %36
• Miristik Asit % 1
• Laurik Asit %0,5
• Linolenik Asit % 0,5

Kakao Yağının Faydaları

Bu yağın bir çok faydası bulunmaktadır. A, B1, B2, B3, C ve E Vitaminlerini içeriğinde barındırdığı için farklı uygulama şekilleri ile bir çok rahatsızlığınıza iyi gelecektir.

Antioksidan Zengini Kakao Yağı

Antioksidan açısından zengin olan yağ, cilt kırışıklıklarını önler, yaşlanma belirtilerini yok eder ve cildinizi zengin antioksidan içeriği sayesinde besler. Hamilelik döneminde oluşan cilt çatlaklarını onarır ve oluşmasını engeller. Henüz kanıtlanmış değil ama bu yağın egzama ve cilt iltihabına iyi geldiği söyleniyor. Cilt lekeleri için de bu yağdan faydalanabilirsiniz.

Vücut ısısı ile eriyebilen bir yağdır. Vücut tarafından kolayca emilerek, cildinizi daha parlak hale getirebilir. Ayrıca masaj yapılarak sürüldüğünde bağışıklık sistemini destekleyerek, cilt kanseri riskini azaltabilir.

Uzun Süreli ve Sağlıklı Bronzlaşmak İçin

Eskiden bir çok bronzlaştırıcı güneş kreminin içerisinde kakao yağı bulunmaktaydı. Hem daha uzun süreli bronzluk sağlarken, bir yandan cildin ihtiyacı olan nemi sağlamasıydı. Şimdi üretilen bronzlaştırıcıların içerisinde bu yağ çok daha az bulunmaktadır. Bunun yerine daha fazla kimyasal bileşen almaya başladı.  Hem güneş ışınlarından korunayım, hem de kalıcı bronzlaşayım diyorsanız. Kakao yağı ve koruyucu faktörlü güneş kremlerini gönül rahatlığı ile kullanabilirsiniz. İkisini kullanan bir kaç marka piyasada halen bulunmakta.

Güçlü Saçlar İçin

E vitamini açısından zengin olan bu yağın saçlara da bir çok faydası bulunmaktadır. E vitamini sayesinde daha güçlü, kırılmayan ve daha az dökülen saçlara sahip olabilirsiniz.

Çatlayan Dudaklarınız için

Bir çok kişi çatlayan dudakları için kimyasal nemlendiricilerden yardımcı alıyor. Bunun doğal olan yöntemlerde kullanılabilir. Günlük olarak da kullanabileceğiniz bu yağ dudaklarınızı nemlendirerek kurumasını engelleyecektir.

kaynak:https://www.kadinmax.com

Vücut Tipine Göre Gelinlik Seçimi

Hayatınızın en önemli ve en mutlu gününde gelinliğinizin göz kamaştırıcı bir model olmasını isterseniz size gelinlik seçimi ile ilgili bir kaç tüyo vermek isteriz. Vücut tipinize göre gelinlik seçimi ile ilgili küçük tüyolara dikkat edip, göz kamaştıran bir gelin olabilirsiniz. Ayrıca gelin makyajı ile ilgili yazımızı da inceleyip gelin göz makyajı ile ilgili tüyolara ulaşabilirsiniz.

Gelinlik Seçimi

Gelinlik seçimi konusunda hemen hemen tüm gelin adayları kararsız kalmıştır. Sizin için en uygun gelinlik, vücut tipinize göre seçtiğiniz gelinliktir. Armut vücut tipi, elma vücut tipi, kum saati vücut tipi ve dikdörtgen vücut tipi(atletik) olarak 4 vücut tipi ile ilgili gelinlik modellerini sizler için derledik.

Armut Tipi Vücut İçin Gelinlik Önerileri

İnce bel ve geniş kalçalara sahipseniz siz armut vücuda sahipsiniz. Eğer bu vücut tipine sahipseniz bel kısmınızı daha belirgin hale getirmelisiniz. Etek kesimi A kesim gelinlik modeli olmalı. Alternatif olarak prenses kesimi de tercih edebilirsiniz. Kalça kısmı ile omuz bölgesini orantısına dikkat etmelisiniz. Bunu orantıyı sağlamak için kayık yakayı tercih edebilirsiniz.

Kum Saati Tipi Vücut İçin Gelinlik Önerileri

90-60-90 diye tabir edilen vücut tipidir. Kum saati vücudunun ölçülerinin kusursuz olmasına gerek yok fakat orantılı olması gerekmektedir. Eğer bu vücut tipine sahipseniz tüm gelinlik modellerini süper bir şekilde taşıyabilirsiniz. Balık gelinlik modelleri kum saati vücut tipine göre tasarlanmıştır. Size önerimiz askılı, v yaka veya uzun kollu bir balık gelinlik modeli tam size göre bir model.

Elma Tipi Vücut İçin Gelinlik Önerileri

Eğer kalın bir bel, düz bir kalçaya ve süper bacaklara sahipseniz sizin vücut şekliniz elma vücut modelidir. Elma vücut tipine sahip kişilerin en önemli özellikeri dolgun bir göğüs yapısına sahip olmalarıdır. Sizin odak noktalarınız ise göğüsleriniz ve bacaklarınız. Sizin için en uygun seçim V yaka ve yırtmaçlı gelinlik modelleri olacaktır. Diğer düşünebileceğiniz modeller ise düz kesim gelinlik modeli ve A kesim gelinlik modelleri olabilir.

Dikdörtgen(Atletik) Tipi Vücut İçin Gelinlik Önerileri

Geniş omuz, dar kalça ve normal yada küçük göğüsleriniz varsa sizin vücut tipiniz dikdörtgen(atletik) vücut tipidir. Size en çok yakışacak model ise düz kesim gelinlik modelleridir. Ön plana çıkarmanız gereken kısımlar ise omuz ve sırt bölgeniz. Sırt ve omuz dekoltesi ile tüm gözler sizin üzerinizde olacaktır.

kaynak:https://www.kadinmax.com

Siyah Sarımsak ve Siyah Sarımsak Faydaları

Eskilerden beri Doğal Antibiyotik olarak bahsedilen ve bir çok faydası bulunan beyaz sarımsak ‘ın kokusuz ve siyah renkte olan türü siyah sarımsak, beyaz sarımsaktan daha faydalı olduğu söylenmektedir. Siyah sarımsak nedir? Siyah sarımsak’ın faydaları nelerdir? sizler için derledik.

Siyah Sarımsak Nedir?

Bu sarımsak Kastamonu Taşköprü’ de yetiştirilmektedir. Uzak doğu ülkelerinde uzun yaşamın kaynağı olarak adlandırılan bu sarımsak antioksidan özelliği sayesinde vücudumuz için bir çok faydası bulunmaktadır. Vitamin ve mineral açısından zengin olan Siyah Sarımsak, beyaz sarımsağın kurutulması ile elde edilir. Beyaz sarımsak türüne göre daha şekerli bir yapısı bulunmaktadır.

Vitamin ve mineral açısından zengin olan bu sarımsağın içerisinde manganez, kükürt, allil sülfür, oleum allicine, fosfor, B1 vitamini, B6 vitamini ve C vitamini bolca bulunmaktadır. İçerisinde bulunan Oleum allicine yağı çok kıymetli bir yağ türüdür. 1 miligramı 15 penisiline denktir. Eskilerden beri salgın hastalıklara karşı savaşta kullanılan sarımsak çok önemli ve yararlı bir besin kaynağıdır. Diğer bilinen faydaları ise kolesterol seviyesini düşürür, kronik hastalıklara karşı etkili ve dolaşım sistemi rahatsızlıklarına karşı iyi gelmektedir.

Siyah Sarımsak Nasıl Yapılır?

Hazır olarak da piyasada satılan bu sarımsak evde de yapılabilir. Beyaz sarımsağın 50 gün sabit nem ve ısı koşulları sağlandığında siyah sarımsağa dönüştüğünü görebilirsiniz.  Bu süreci hızlandırmak için bazı pratik yöntemler de mevcut. İnternet’te bolca video bulacaksınız. Hatta biraz daha ileri giden üreticiler beyaz sarımsağı siyah sarımsağa dönüştüren makine bile yapmışlar. Makinelerin çalışma prensipleri ise sabit sıcaklık ve nem koşularını karşılayarak fermente sürecini hızlandırmak yaklaşık 12-14 günde işlemi yapabiliyor.  Sizi de 2 aylık bir bekleme süresinden kurtarıyor. Google da ” siyah sarımsak yapma makinesi ” diye aratırsanız sonuçlara ulaşabilirsiniz.

Siyah Sarımsağın Faydaları

Bir çok faydası bulunan siyah sarımsak, adet vitamin ve mineral deposudur. Vücudumuz için oldukça yararlı olan bu besin kaynağının başlıca sağladığı faydaları sizin için derledik.

• Hücre yenileme özelliği bulunmaktadır.
• Kansere karşı koruyucu etkisi bulunmaktadır.
• Damar sertliğini tedavi edici etkisi vardır.
• Kalp ve damar sağlığı için önemlidir.
• Kalp kaslarını geliştirir.
• Alzheimer riskine karşı koruyucudur.
• Bağışıklık sistemini güçlendirir ve korur.
• Şeker hastalığına karşı etkilidir.
• Tansiyon düşürücü etkisi vardır.
• Enfeksiyonlara karşı iyileştirici etkisi vardır.
• Toksin atıcı özelliği bulunmaktadır.
• Cildi yenileyici etkisi bulunmaktadır.
• Yorgunluk ve bitkinliğe karşı etkilidir.

kaynak:https://www.kadinmax.com

Aç Karnına Su İçmek Faydalı Mı?

Su, biz insanlar için hayatın yapı taşıdır. İnsan vücudunun %65-70’i su’dur. Vücut fonksiyonlarımızın sağlıklı ve düzenli çalışması için suya ihtiyacımız vardır. Peki ne zaman su içmemiz gerektiğini biliyor muydunuz? Bu sorunun en iyi yanıtı aç karnına su içmek olacaktır. Aç Karnına Su İçmek , vücudumuzdaki hemen hemen tüm sorunların çözümü olabilmektedir.

Aç Karnına Su İçmek Metabolizma Hızlandırır

Aç Karnına Su İçmek, metabolizmayı %30 daha hızlı hale getirir. Metabolizmanızın hızlanması durumunda besinler daha hızlı bir şekilde sindirilir ve kilo vermenizi hızlandırır. Vücut yapınıza, spor yapma sıklığına ve beslenme alışkanlığınıza göre su günde en az 2.5 ile 3.5 litre arasında su içmemiz gerekiyor.

Bağışıklık Sistemini Güçlendirir

Vücudumuzdaki sıvı dengesini korumak için su içmemiz gerekiyor. Ayrıca her gün düzenli su içmek bağışıklık sistemini de güçlendirecektir. Bağışıklık sisteminizin güçlü olması sizi hastalıklara karşı daha dirençli hale getirecektir.

Bağırsaklarınızı Temizler

Aç karnına içilen su sindirim sistemini de düzenler. Su içme alışkanlığınız ile birlikte bağırsaklarınız temizlenmeye ve toksinlerden arınmaya başlayacaktır. Bu sayede sindirim sisteminiz düzenli ve sağlıklı hale gelecektir. Bağırsaklarınızda biriken toksinleri atmak için su ideal bir sıvıdır. Temiz bir bağırsak florasına sahipseniz bir çok hastalıktan uzaksınız demektedir.

Kilo Vermeye Yardımcı Olur

Su kalorisizdir. Diyet yaparken fazla su içmeniz mideniz dolu olacak ve daha az açlık hissi yaşayacaksınız. Ayrıca metabolizmanızı hızlandıracağı için kalorileri daha hızlı yakabileceksiniz. Ayrıca aç karnına su içmek size zindelik ve enerji sağlayacaktır.

Migren Ağrılarını Giderir

Migren atakları yüzünden şiddetli baş ağrısı çeken kişiler düzenli ve yeterli miktarda su içerlerse bu ataklardan kurtulacaklardır. Yeterli su alımı olmadığı için vücudun alarm verme şeklidir. Migren rahatsızlığı olan bir çok kişi düzenli su içerek bu rahatsızlıktan kurtulmuştur.

Su İçmek Cildinize İyi Gelir

Cildinizin güzelleşmesini ve parlamasını istiyorsanız bol bol su içmelisiniz. Cildinizde çıkan sivilce, siyah nokta ve diğer cilt rahatsızlıklarının çoğu vücudunuzdaki toksinleri atmanız için yeterli su içmediğinizden dolayıdır. Su içmek bu toksinlerden kurtulmanızı sağlar ve cildinize güzel bir görüntü sağlamasına yardımcı olur.

kaynak:https://www.kadinmax.com

Arı Poleni ve Polenin Faydaları

Diğer adı mükemmel gıda olan Arı Poleni, içerisinde bir çok vitamin, mineral, aminoasit ve proteinler bulundurmaktadır. Geçmişten günümüze kadar vücuda güç vermek için kullanılmış olan arı poleni vücuda enerji vermenin yanı sıra bir çok yararı da bulunmaktadır. İçeriğinde A,B,C,D,E,H,P vitaminleri, alüminyum, kalsiyum,çinko,silisyum gibi mineralleri barındırır.

Arı Poleni Nedir?

Çiçeklerin erken organ hücresine polen denir. Erkek üreme hücresini dişi üreme hücresine taşıyan bir yapıdır. Arılar çiçeklere konduğunda  üzerlerine yapılan polenleri başka bir çiçeğin dişi üreme hücresine taşıdığında çiftleşme gerçekleşmektedir.

Polenin Faydaları

Polenin bir çok faydası bulunmaktadır. Kasları güçlendirerek daha dayanıklı ve güçlü bir vücuda sahip olabilirsiniz. Büyüme çağında alınması gereken tüm vitamin ve minerali içerdiğinden dolayı çocuk gelişimi için büyük önem taşımaktadır. Çocuklarınıza arı poleni takviyesi yaparsanız hastalıklara karşı daha dirençli ve güçlü hale gelmelerini sağlamış olursunuz.

Cilt Sağlığı İçin Arı Poleni

İçeriğinde yüksek miktarda bulunan antioksidanlar ve vitaminler sayesinde ciltte oluşan egzama ve sedef gibi cilt hastalıklarının tedavisinde kullanılmaktadır. Ayrıca cildi koruyup, yenilenmesini sağlamaktadır.

Alerji Giderici Etki

Yapılan araştırmalarda polenin, alerjik rahatsızlıkların giderilmesinde kullanılabileceği kanıtlanmıştır. Bu araştırma kapsamında  alerjik rahatsızlıklara sahip kişilerin %95’i arı poleni tedavisi ile bu rahatsızlıkların ortadan yok olduğu gözlemlenmiştir.

Solunum Yolu Hastalıkları

Polen antioksidan bakımından zengin bir yapıda olduğu için akciğer hücrelerinin yenilenmesini desteklediği ve astım krizlerinin ortadan kaldırılmasına yardımcı olduğu gözlemlenmiştir.

Kalp ve Damar Sağlığı

Kalp ve damar sistemi içerisindeki kılcal ve kan damarlarını güçlendiren bioflavonoidleri bünyesinde barındıran arı poleni kardiyovasküler sistemini güçlendirir. İçeriğindeki antioksidanlar sayesinde kalp ve damar sağlığını  ve damarlarda bulunan kolesterol seviyesini dengede tutmaya yardımcı olur. Kalp krizi, inme ve kan pıhtılaşması gibi riskleri azaltır.

Arı Poleni Nasıl Tüketilir?

Polen çok faydalı ve güçlü bir besin kaynağıdır. Bu sebeple çok fazla tüketilmemesi gerekiyor. Bu süper besinden maksimum fayda sağlamak için ve içerisindeki yararlı vitamin ve minerallerin emilimini artırmak için meyve veya sebze ile tüketilmesi önerilmektedir. Günlük olarak alınması tavsiye edilen doz 1 çay kaşığıdır.

Önemli Uyarı!!

Eğer polen alerjiniz varsa mutlaka doktorunuza danışınız. Bazı polen alerjisi olan kişilerde ciddi alerjik reaksiyon belirtileri gösterebilir.

kaynak:https://www.kadinmax.com/ari-poleni-ve-polenin-faydalari/

Vintage, Modern ve Cool: Mom Jean

80’lerden ve 90’lardan günümüze ışınlanan mom jean pantolonlar son birkaç yıldır fazlasıyla popüler. Mavi tonlarından koyu renklere gardıroplarda demirbaş mertebesine gelen bu pantolonlar son dönemlerde sokak modasının yıldızlarından. Yüksek beli ve paçalara doğru hafifçe daralan rahat kesimiyle hem retro hem de modern bir çizgiye sahip. Annelerimizin gençlik yıllarının ana parçası yüksek bel mom jean pantolonlardan olan bu parçalar, seni hem vintage hem de oldukça cool ve tarz sahibi bir görüntüye kavuşturuyor. Öyle ki en büyük ilham kaynağımız moda haftalarına baktığımızda sokak modasında mom jeans trendine gelen birçok farklı yorumu görebiliyoruz. Sokak modası yıldızları geceden gündüze yorumladıkları kombinleri ile her ortama ayak uyduruyorlar. Kimisi mom jean’i ince topuklu sandaletler ile tamamlayarak partilerin yıldızı oluyor, kimisi de vazgeçilmez sneakerlar ile çabasız cool görünümü yakalıyor. Anlayacağın mom jean pantolon tam bir kurtarıcı parça. Elbette her parçada olduğu gibi mom jean giyerken de fiziksel özelliklerini göz önünde bulundurmanda yarar var. Çünkü yüksek beli ve aşağıya doğru daralan kalıbıyla var olan basen bölgeni daha geniş gösterebilir. Dolayısıyla mom fit jean gibi farklı seçenekleri deneyebilirsin. Bir dönemin Beverly Hills 90210`, Friends, Bizim Ev, İkiz Tepeler ve daha nicelerinin kostümlerinde de başrolde olan mom jean kombinleri için stil önerilerimiz de var elbet. 

  

Ani gelişen spontane bir programın var bir anda geliştiği için ne giyeceğini bilmiyor musun? Derin bir nefes al ve gardırobundaki o mom jean pantolonu kaptığın gibi üzerine geçir. Basic bir atlet ve sneaker ile hazırsın bile. Hoş bir kemer ve aksesuarlar ile kombinini tamamladığında çabasız bir şekilde trend görünüm yakalayacaksın. Kalıbı ve görünümüyle 90’lara göz kırpan mom jean ile baştan aşağı dönemin akımını yansıtmak istersen üzerine baskılı bol bir tişört giyebilirsin. Bu görünümünle alabildiğine vintage görünebileceğin gibi, stiline aksesuarlarınla da modern dokunuşlar katabilirsin. Mom jean’leri özellikle müzik grubu tişörtleriyle giymek oldukça revaçta. İster spor ayakkabı istersen de kısa topuk ayakkabı ile giyebilirsin. Bu ikili alışveriş, sinema, tiyatro gibi etkinliklerinde spor şık çizgisiyle favori görünümlerden bizden söylemesi. Ayrıca deri ceket ve stilettolar ile de gece şıklığını yakalayabilirsin. 90’larda mom jean ile en çok giyilen şeylerden biri beyaz gömlek ve tişörtlerdi. Ki bu sade görünümler normcore akımının da doğuşuna sebep olmuştu. Sen de mom jean’ini beyaz veya krem tonlarında şık bir gömlek ile kombinleyerek çok kolay bir şekilde şıklığı yakalayabilirsin.

Benzer şekilde mevsim geçişlerinde renkli trikolar, oversize kazaklar veya crop top üstlerle de çok hoş görünebilirsin. Buradaki kilit nokta  üzerine ne giyersen giy üstünü pantolonun içine sokman gerektiği. Gömlek ve mom jean ikilisi her zaman joker parçaların olarak gardırobunda veya seyahat bavulunda olması gerekenlerden. 

Son dönemlerde renklenen dış giyim parçalarıyla da uyum içinde yüksek bel mom jean modelleri. Özellikle renkli oversize kabanlarla modayı takip eden bir trend gurusu gibi görünmen mümkün. Trend gurusu demişken renkli çorapları da unutmayalım. Sadece üzerine giyeceklerinle değil, küçük detaylar ile sokak modasına ayak uydurabileceğini unutma. Büyük tokalı bir kemer, renkli çoraplar veya kıvrık paça boylarıyla farkını detaylar ile ortaya koyabilirsin. 

 kaynak:https://www.oxxo.com.tr/blog/ 

Işıl Işıl Cildin Anahtarı; Siyah Maske

Cildin sağlıklı ve ışıl ışıl görünmesi için temiz beslenmek bir yana düzenli maske yapmak ve cilt bakımını aksatmamak çok önemli. Zira makyaj yapmadan, temiz, duru ve ışıltılı bir cilde sahip olmak tam da bu yoldan geçiyor. Her geçen gün güzellik dünyasında çıkan yeni ürünler ve uygulamalar bu anlamda biz kadınları heyecanlandırmaya devam ediyor. Özellikle son zamanlarda revaçta olan siyah maske de onlardan biri. Siyah maske nedir? Siyah maske nasıl kullanılır? Siyah maske yararları nelerdir? Cildine düşkünsen bu soruların cevabı için okumaya devam et. 

Cilde ışıltısını ve pürüzsüzlüğünü kazandıran siyah maskeler binlerce yıldır toprak altında kalan polifenollerden oluşuyor. Polifenoller bitkilerin renklenmelerinden sorumlu bileşikler. Antioksidan özelliği ile bizlerin sağlığına faydaları bulunuyor. Bu polifenoller doğal yapısını bozmadan işleniyor ve siyah maskelere dönüşüyor. İçeriğinde bulunan aktif kömür, hindistan cevizi kabuğu, bambu, odun, fındık kabuğu gibi maddelerin zengin kalsiyum, çinko ve potasyum değerleri ile de cilde birçok yarar sağlıyor. Öyle ki siyah maske faydaları saymakla bitmiyor. Her şeyden önce cildindeki ölü derileri temizliyor. Bu sayede daha parlak ve canlı bir cilt sağlıyor. Yukarıda da bahsettiğimiz gibi antioksidan özelliği ile cildinde detoks etkisi yaratıyor. Özellikle karma bir cilde sahipsen siyah noktalardan fazlasıyla muzdaripsindir. Siyah maske bu anlamda da imdadına yetişiyor. Çünkü bu mucizevi maske her kullanımda tıkanmış gözeneklerini açıyor ve siyah noktaları açığa çıkarıyor. Bu sayede siyah noktalardan cildi daha kolay temizlemene yardımcı oluyor. Düzenli kullandığında siyah noktalarında azalma olduğunu göreceksin. Güneş, kirli hava ve rüzgâr gibi çevresel faktörlerden etkilenen bir cilde sahipsen olumsuz etkileri gidermek istediğinde yine soyulabilir siyah maske yardımına koşacak. Tüm bu yararlar siyah maskeyi bakım ritüeline eklemek için yeterli sanıyoruz. Şimdi gelelim siyah maske kullanımına…

Her markanın farklı şekilde uygulanan maskelerini hemen hemen her yerde bulman mümkün. Hazır maske olarak direkt yüzüne uygulayabileceğin çeşitler gibi bir fırça ile de yüzüne yedirebileceğin çeşitleri bulunuyor. Siyah maskeyi yüzünün gözaltı bölgesi hariç tamamına sürmelisin. Maske yüzünde kuruyacağı için bu esnada yüzüne dokunmamaya dikkat et. Maskeyi maksimum 30 dakika beklettikten sonra ılık su ile yüzünü durula. Eğer cildindeki siyah noktalara da etki etmesini istersen maskeyi 15 dakika daha bekleterek, maskenin tamamen kurumasını sağla. Ardından maskeyi soyarak yüzünden çıkarabilirsin. Siyah maskeyi haftada en fazla iki kere kullanmalısın. Ayrıca uygulama ardından birkaç saat yüzüne bir şey sürmeden, cildini dinlendirmeni öneriyoruz. Cildindeki sıkılaşmayı ve derinlemesine temizlik hissini ilk kullanımdan itibaren hissedeceğinden şüphen olmasın. Sıkılaşma belirginleşir. Ayrıca düzenli olarak soyulabilir siyah maske uygulamasını haftada iki kere yaptığında cildindeki lekeler ve aknelerdeki iyileşmeyi kendi gözlerinle göreceksin.

 kaynak:https://www.oxxo.com.tr/blog/

Hırka Sezonu Açılıyor

1993 yılında Kurt Cobain’in özel kayıtlarından MTV Unplugged In New York’da bile giyeceği kadar bir dönem popüler olan hırkalar uzun bir aradan sonra tekrar sahnede. Yüksek modanın ve Elsa Hosk, Bella Hadid, Kendall Jenner ve Alexa Chung gibi sokak modasına yön veren isimlerin farklı hırka modellerini stiline yorumlamasıyla tekrar modanın göz bebeği olmaya başladı. Sonuçta 2000’lerin ortalarından sonra büyükannelerimizin kıyafeti olarak kalsalar da onlar her daim gardıropların kurtarıcısı, stilimizi çabasız tamamlayan yegâne parçalar. Üstelik birçok kıyafet ile rahatlıkla kombinlenebilmeleri ve farklı yorumlara açık olmaları ile de çok kullanışlı. Mesela trendlerine yön veren markalar triko hırka modellerini midi boy etekler ile kombinleyerek maksimalist bir stil yaratıyor. Şık günlerde de hırka tercih etmek istiyor ama nasıl kombinleyeceğini bilmiyorsan bu parçaların kalem etekler ile bir araya getirildiği görünümlere göz atabilirsin.

Şimdilerde sokak modasının gözdesi olan hırkalar yavaş yavaş içine girdiğimiz mevsim geçişinde en sık giydiğin ve yanından eksik etmediğin parçalardan olmaya aday. Özellikle havaların günü gününe tutmayan zamanlarda hırkalar acil durumlarda seni ısıtması ve taşıma kolaylığı ile favorin olacak. Sağladığı konforlu his ve stil sahibi görünümü de cabası. Fakat her ne kadar hayat kurtarıcı bir parça olsa da elbette her şey gibi hırkaları da kombinlemek zaman zaman zor olabiliyor. İster ofiste, ister sokakta, istersen şık bir akşam yemeğinde aklına gelen her yerde rahatlıkla giyebileceğin hırkalar için de bizim de birkaç kombin önerimiz var.

En basit yoluyla jean ve tişört ikilisiyle hırkaları her zaman uyum içinde kullanabilirsin. Bu ikili uzun hırka ve salaş hırka modelleri çok yakışıyor. Tayt ve uzun bir tişört ile de oversize hırka seçenekleri çok hoş görünüyor. Klasik görünümün yanı sıra stiline hırkalar ile birçok farklı yorum da getirmen mümkün. Mesela midi boy bir etek ile triko hırka modellerini bir araya getirebilirsin. Hırkanı eteğin içine sokarak ona bir bluz muamelesi yaparak havalı bir görünüm elde edebilirsin. Ya da daha ince bir silüet yakalamak için yüksek bel pantolon ile benzer şekilde kombinleyebilirsin. Gardırobuna birkaç model hırka eklemek istiyorsan örgü hırka modellerine de yatırım yapmayı unutma.

Midi boy bir etek ile örgü hırkayı kombinlerken beline kemer takarak görünümüne şık bir detay katabilirsin. Bu sayede belinin inceliğini de ortaya çıkarabilirsin. Günlük parçalar gibi görünseler de hırka modellerini gece şıklığında da kullanabilirsin. Kendall Jenner gibi crop top bir üst ve şık pantolonunu ayak bileğine kadar uzayan uzun hırka modelleri ile tamamlayabilirsin. Hatta işi bir adım ileri götürerek gece elbiselerinle bile giymen mümkün. Hırka modellerini giyerken kendinden küçük yorumlar da eklemeyi unutma. Bu kişisel stilinde ne kadar yaratıcı olduğunu da yansıtmanı sağlayacak. Mesela bazı kombinlerinde bir omzunu açık kullanmayı dene. Ya da sıra dışı bir görünüm yaratmak için düğmelerinin sırasını karıştırabilirsin.

 kaynak:https://www.oxxo.com.tr/blog/

Her gün 1 bardak limonlu su ve 11 faydası!

İnsan vücudu için gün içinde su içmenin önemi bedensel ve ruhsal faydalarının yanı sıra, günde bir bardak limonlu su içmenin vücutta yarattığı 11 değişiklik de bu alışkanlığı edinmenizde kolaylık sağlayacaktır.

1- Kalori yakımı

Fitness uzmanları günde bir bardak limonlu su içmenin ekstra 100 kalori yakmanızı sağladığını, limondaki pektin lifinin tokluk hissi vermesiyle uzun vadede kilo vermenizi sağlayacağı söyleniyor.

2- Yağ yakımını hızlandırır

Araştırmalar su içmenin yağ yakımını hızlandırdığını kanıtlıyor. Yağ yakımını daha fazla hızlandırmak isteyenlere limonlu su içmeleri öneriliyor.

3- Kardiyovasküler rahatsızlıkları önler

Limon, potasyum açısından zengindir. Potasyumun kalbe ve kaslara olan katkısı herkesçe bilinirken, tansiyonu da dengeler. 
Limonda bulunan antioksidanların, kardiyovasküler rahatsızlıkların önüne geçtiğini savunuluyor.

4- Sinir sistemini güçlendirir

Limon, soğuk algınlığına yakalanma riskinizi düşürür. Limonlu ılık suyun üşütmeye iyi geldiği bilinir. Limonun antiseptik özelliği burun ve boğazdaki şişmeyi engeller.

5- Böbrek taşı oluşumunu engeller

Böbreklerinizde tuz konsantrasyonu artınca zamanla böbrek taşı oluşur. İdrar miktarını ve pH değerini arttıran sitrik asit böbrek taşı oluşumunun önüne geçer.

Yapılan araştırmalar, daha önce böbrek taşı düşüren kişilerin günde 100 ml limonlu su içmesi halinde, vücutlarında bir daha böbrek taşı oluşmayacağını ortaya koyuyor.

6- Demir eksikliğini önler

Yediğiniz besinlerde yeterince demir bulunmuyorsa, zamanla demir eksikliği ortaya çıkar. Limonda demir bulunur ve aynı zamanda yiyeceklerdeki demir emilimini arttırır.

7- Kanser riskini azaltır

Yapılan bir araştırmada meyve ve sebze ağırlıklı beslenmenin bazı kanser türlerini engellediği görüldü. Henüz kanıtlanmasa da araştırmalar turunçgillerin kanserin önüne geçtiğini öneriyor.

8- Kötü nefes

Nefesiniz kokuyorsa limon ile bundan kurtulabilirsiniz. Llimonlu su ile gargara yapmanın içerdiği sitrik asit nedeniyle kötü ağız kokusunu geçirdiği söyleniyor.

9- Sindirimi güçlendirir

Limonların 10'da 1'ini karbonhidratlar oluşturur. Limonda en çok bulunan fiber pektindir. Kolaylıkla çözünebilen bu lif sağlığınıza iyi gelir ve sindirimi düzenler.

Limondaki liflerden faydalanabilmek için kabuğunu da tüketmeniz gerekiyor. En iyi yöntemse limonu ikiye böldükten sonra suda kaynatmak ve ılık halde o suyu içmek.

10- Kolesterolü düşürür

Yapılan araştırmalarda, limonda bulunan diosmin ve hesperidin isimli maddelerin kolesterolü düşürdüğü görüldü.

11- İltihabı önler

Limondaki askorbik asit iltihabı önler. Limonlu sıcak su içmek soğuk algınlığının önüne geçmekte bire birdir.

kaynak: https://www.cnnturk.com/saglik/her-gun-1-bardak-limonlu-su-ve-11-faydasi?page=1