Radikal bir kararla, “Pazartesi başlıyorum” dediğimiz diyete nihayet bir şekilde başladık farz edelim. Evde kepekli ekmekler, diyet ürünler, az yağlı yemeklerle kendimizi motive ettik ve elimizi taşın altına koyduk. Fakat, ilk iş gününde kafalarda deli sorular eşliğinde, “E şimdi dışardan söylesek yağlı olacak; marketten alsak hiç olmayacak. Peki ben ne yiyeceğim” derken, ilk günden diyeti hafif hafif bozmaya, en sonunda komple bırakmaya doğru gidebiliyoruz. Diyet yapmak zaten nefsimizi kontrol etme çabası kapsamında yeterince zor bir işken, bir de çalışanlar için ofiste bunu sürdürebilmek gerçek bir Survivor dokunulmazlık oyunu gibi mücadeleli bir hale gelebiliyor. Dolayısıyla, ofis için kesinlikle diyet ipuçları bulmak ve bu ipuçları sayesinde işi kolaylaştırıp, sürekli ne yiyip içeceğimize takılmaktansa işe odaklanmayı sağlamak gerekiyor. Peki, ofis için de diyet ipuçları var mı?
Elbette var. Üstelik, yalnızca diyet yemekler hazırlayıp ofislere gönderen catering şirketleriyle anlaşmaya ya da benzeri diyet ürünler sağlayan yerlere başvurmaya üşenenler ya da ekonomisi yetmeyenler için oldukça pratik diyet ipuçları mevcut. İşte diyet yapmanızı kolaylaştıracak, daha ilk günden diyeti bozmanıza engel olacak o çözümler…
1- Kahvaltıyı ofiste yapanlara özel diyet ipuçları
Yulaf kepeği ve sade mısır gevreği, diyette olanlar için hem doyurucu hem de kalorisi pek çok hazır kahvaltılıklara göre son derece düşük. Yani, dışarıdan alacağınız poğaça ya da sandviçler yerine, elbette diyetteki ofis çalışanları için ideal. Ancak, elbette ofisiniz buna müsait değilse, sütle gevrek ya da yulaf kepeği yemek, sizin için bir alternatif olamayabilir.
Bu nedenle, eğer yulaf kepeği ya da sade mısır gevreği ile kahvaltı yapmak isterseniz, evde önceden hazırlayacağınız kuru meyveli barlarla enfes bir kahvaltıyı, bir dilime sığdırabilir, küçük bir saklama kabı ya da alüminyum folyo ile yanınızda taşıyabilirsiniz.
Bir miktar yulaf kepeği ya da sade mısır gevreğinin içine, rondodan geçirilmiş kuru meyveleri ve sütü ekleyin. İsterseniz içine sade kakao da ekleyebilirsiniz. Ancak, sütü mümkün olduğu kadar az ekleyerek, karıştırdıkça bunun yalnızca hamur gibi yoğun bir hale gelmesini sağlayın. Daha sonra bu hamur gibi karışımı, tıpkı mozaik pasta yapar gibi streç film ya da alüminyum folyoya sararak, silindir şeklinde buzdolabında bir süre bekletin. İş yerine, sabah kahvaltıda yiyeceğiniz kadarını dilimleyerek götürebilirsiniz.
2- Bolca su tüketmek için:
Su içmekle arası pek olmayanlar, gün içerisinde çay-kahve içmekten yeterince su tüketmeyi genellikle unutuyor. Ancak, sıvı tüketimi ile su tüketimi birbirinden farklı durumlar oldukları için, vücut sadece su tüketimine de önemli ölçüde ihtiyaç duyuyor.
Bu nedenle, eğer sizin de su içmek aklınıza gelmiyorsa ve sık sık sıvı tükettiğiniz için susamıyorsanız, kendi su şişenizi yanınızda götürün ve çalışma masanızda göreceğiniz bir yere koyun ve günde en az 2 litre tüketecek şekilde, şişenizi boşaldıkça doldurmaya devam edin.
3- Gerçek bitki çayı ile çaylar daha lezzetli
Her poşet çay sizin de hoşunuza gitmiyorsa, özellikle bitki çayı için aktardan aldığınız karışımları küçük bir saklama kabı içerisinde ofise götürebilirsiniz. Ofiste çekmecenizde ya da dekoratif kaplarda muhafaza ederseniz masanızın üzerinde bu bitki çaylarından bulundurarak, kendi özel karışımlarınızın mis kokusu ve enfes lezzetiyle, ofis içerisinde bile stres atma fırsatı bulabilirsiniz.
Aromatik çaylarınızı evde de hazırlayabilir, evdeki çay kahvenizi ofise taşıyabilirsiniz.
4- Ara öğünler hazırlayın
İşin yoğun temposu, öğün aralarında acıkmanıza neden olabilir. Ancak, öğün aralarını çikolata, gofret, bisküvi gibi size fazladan kalori kazandıracak ve hareket alanınız kısıtlı olduğu için kilo olarak geri dönecek yiyecekler tüketmemenizde fayda var.
Bu nedenle, yanınıza küçük bir poşet ya da saklama kabı içerisinde fındık, ceviz gibi hem besin değeri yüksek hem de kalorisi çok daha düşük, doğal ve faydalı atıştırmalıklar alabilir, kuru meyvelerle birlikte enfes bir ara öğün geçirebilirsiniz.
5- Mutfağı olan ofisler için:
Her haftasonu, sebze ve etleri haşlayabilir ya da ızgara yapabilir, bunları da poşetleyerek derin dondurucuya koyabilirsiniz. Böylece, haftalık olarak yanınıza bu poşetleri alarak, öğle yemeklerinizi evden götürebilir, ofisin mutfağında bu yiyecekleri mikrodalga fırında ya da ocağın üzerinde tekrar ısıtarak tüketebilirsiniz. Böylece hem sağlıklı hem de ekonomik olarak fayda elde etmiş olursunuz.
Küçük saklama kaplarını çantanızda taşımayı sorun etmeyin. Emin olun size ağırlık yapmadıkları gibi, aynı zamanda sağlıklı bir yaşama kavuşmanızda, idealinizdeki kiloya ulaşmanızda size büyük katkı sağlayacaklar. Bu nedenle, saklama kapları ile barışın ve bu diyet ipuçları ile diyete başlamak için pazartesiyi beklemeyin. Kısa sürede vücudunuzdaki ödemlerden kurtulduğunuzu ve hafiflediğinizi siz de hissedeceksiniz.
kaynak:http://www.kadincagundem.com/
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder