Evi çok sıcak tutmak...
Geceyi geçirmek için sıcak bir ev keyifli olabilir fakat sıcaklık uykunuzu kaçıran bir baş belası haline gelebilir. Bu konu hakkında Georgia Üniversitesi, Amerikan Uyku Bilimleri Akademisi sözcüsü profesör Michael Decker “Uyku sırasında vücudumuz, oda sıcaklığına uyum sağlıyor. Eğer vücut sıcaklığımızı düşürürsek, serin bir odada daha rahat uyuyabiliriz” diyor.
Mt. Sinai Tıp Merkezi ve Amerikan Pediatri Akademisi pediatristi Jennifer Trachtenberg, uyku için en uygun sıcaklığın 20 il 22 derece arasında olması gerektiğini söylüyor.
Evin çok soğuk olması...
İdeal bir uyku için odanızın çok sıcak olmaması kadar, çok soğuk olmaması da önemli. Her ne kadar gelecek faturayı düşünüyor olsanız da, titreme ve birbirine çarpan dişleriniz sizi uyutmaz. Tüm gece ayakta kalırsınız. En azından uyuyana kadar rahat edeceğiniz derecede ısı ayarı yapın.
Gün içerisinde yetersiz gün ışığı...
Uyarılmamızı ve dikkatli olmamızı sağlayan gün içerisinde aldığımız gün ışığıdır. Kış zamanlarında ise havalar erken karardığından ya da gün içinde karanlık bir hava olduğundan bu durum çalışanlar için çok zor. Yeterli derecede gün ışığı görmezsek, gün içerisinde kendimizi uykulu hissederiz. Michael Decker “Akşam olduğunda ise bedeninizin gün içinde yarı uykulu olduğu için yatağa gitmek istemeyecektir” diyor. Sabahları olabildiğince bulunduğumuz ortamda yeterli derecede gün ışığına maruz kalmamız gerektiğinin de altının çizen Decker, eğer bunu yapamıyorsanız, mutlaka bol ışıklı ortamda bulunmaya çalışın diyor. Geceleri ise olabildiğince illuminasyondan yani tv, laptop gibi elektrikli aletlerin ışıklarından kaçınmamız gerektiğini belirtiyor.
Ağır kış yemeklerinden kaçının! Ağır yemekler kışın soğuk günlerinde sizi sıcak tutabilir ama tüm gece ayakta durmanıza neden olur. “Akşamları ağır yemekler yediğinizde, vücudunuz bu yemeği yakmak için çok enerji harcar, bu da sizi ayakta tutar” diyor Decker. Hastalarına, tam anlamıyla sindirim için, akşam yemeklerini yatmadan önce mutlaka 4-5 saat önce tüketmelerini öneriyor.
Egzersiz yetersizliği
“Egzersizin uyku derinliğini artırdığına dair birçok çalışma var” diyor Decker. Ama ne yazık ki, kış aylarında enerji harcamaya çekiniyoruz ve daha tembel oluyoruz. Hareketlerinizi artırdığınızda, daha iyi dinlenirsiniz. Eğer egzersiz yapacak vaktim yok diyorsanız, gün içerisinde asansör kullanmak yerine merdivenlere yönelebilirsiniz ya da kısa mesafelere yürüyebilirsiniz.
Haftasonları fazla uyku...
Kışın soğuk, karmaşık ve yorucu günleri tatil günlerinde yatakta daha fazla zaman geçirmemize neden oluyor. Ama ne yazık ki, haftasonları çok fazla uyumanın, uyku düzenini bozduğunu söylüyor Decker. Hafta sonu da olsa uykunuzdan biraz fedakarlık yapmanızda fayda var. Yoksa bütün hafta boyunca düzensiz uyunan iki gün yüzünden verimsiz ve yorgun geçirirsiniz.
Kuru havalı ortamlar...
Kuru, kış havaları odanızdaki havayıda kurutarak nemin burnunuzda hapsolmasına neden olur. Burun kuruduğunda ise, ağızdan nefes alınır, horlamaya başlarsınız, bunların hepsi kalitesiz uyku biçimlerinin göstergesidir. Decker, odanızda küçükte olsa nemi alacak su ile çalışan bir süs ya da havadaki nemi alacak bir elektronik cihaz bulundurmanızı öneriyor.
Grip ve nezle sezonu açıldı!
Decker, “Uyku bizi iyileştirir” diyor. Ama buradaki ironi hasta olduğumuzda, ne kadar halsiz olsakta çoğu zaman kaliteli uyuyamayız. “ Uykudayken, doğa bizden burundan nefes almamızı ister. Ama burnumuz tıkalı olduğundan, ağzımızdan nefes alırız. Bu da horlamaya, uykuda konuşmaya ve kötü bir uykuya neden olur” diyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder