31 Ağustos 2016 Çarşamba

Sağlıklı Saçlar İçin 5 Öneri



Saçlar kadınların en güçlü silahlarıdır. Her kadın dışarıdan destek alarak bir tarz sahibi olabilir, her kadın lüks mağazalardan giyinerek bir trend yakalayabilir ancak her kadın sağlıklı saçlara sahip olamaz. Bunun için bilinçsiz bir şekilde sayısız para da dökse çoğu kez sonuç alamaz. Oysa yapılması gereken şeyler oldukça sade ve kolaydır. Saçlara iyi gelen, onların sağlıklı olmasına neden olan birkaç detayı bilmek ve evde, büyük paralar ödemeden bunları uygulamak uzun vadede mutlaka faydalı olacaktır.

İşte sağlıklı saçlar için 5 öneri;

Saçlar iki türlü beslenir. Birincisi insan vücudundan, ikincisi ise köklerinden. Sağlıklı saçlara sahip olabilmek için öncelikle sağlıklı bireyler olmanız gerekir. Düzenli beslenen, vücudunun ihtiyacı olan her besini yeterli miktarda alan kişilerin sağlıklı saçlara sahip olması için ekstra bir şey yapmasına gerek kalmaz. Alınan vitamin ve mineraller saçları beslerken sağlıklı olmasını da sağlayacaktır.
  1. Saç köklerine düzenli olarak yapılan özel bakımlar sonucunda saçlar sağlıklı bir hal almaktadır. Bu bakımların içerikleri saç tipinize göre değişiklik göstermektedir. Tamamen organik ve evde her an elinizin altında olan malzemelerle bakım yapabilirsiniz. Zeytinyağı, bal, yumurta sarısı bunların başında geliyor. Doğal yollarla hazırlayabileceğiniz saç maskelerini 15 ila 30 günlük aralıklarla saçlarınıza uygulamanız yeterli olacaktır.
  2. Saçlarımız çok hassas ve kırılgan bir yapıya sahiptir. Her ne kadar kalın telli ve sert saçlara sahip olsanız da dışarıdan aldığı darbeler onların kolaylıkla yıpranmasına neden olabilir. Özellikle saç tarama ve kurutma esnasında özenli davranmakta fayda vardır. Herkes tarafından bilinen bir gerçek vardır ki; oda kuru saçları taramamak gerektiğidir. Çünkü bu uygulama saçların kırılmasına ve sağlığını yitirmesine neden olur. Bununla birlikte sık fön çektirmek, maşa ve düzleştirici gibi aletleri sık kullanıyor olmak, ne kadar bakımlı olsalar da yıpranıp güçsüzleşmesine ve zayıflamasına neden olacaktır.
  3. Sağlıklı saçlara sahip olmak istiyorsanız, onları yoğun hava değişimlerinden uzak tutun. Çok sıcak veya çok soğuk havalar saçlara zarar verir. Bu dönem öncesinde saçlarınızı karşılaşacağı güç durumlara karşı hazırlamaya çalışın. Ve o dönemler geldiğinde saçlarınızı mümkün olduğunca bu etkilerden korumaya çalışın.
  4. Saçlarınıza yapacağınız keskin renk değişimleri de saçlarınız için ciddi bir tehdittir. Bu değişimlerin yapılabilmesi ve rengin tutabilmesi için saça aşırı kimyasal yükleme gerçekleşir ve bu kimyasallar saçlarınızın ciddi boyutta yıpranmasına yol açar. Bu tür değişimlerden ne kadar uzak olursanız saçlarınız o kadar sağlıklı kalır.
kaynak:http://www.kozmy.com/

30 Ağustos 2016 Salı

Selülitleri Yenmenin 16 yöntemi

Biz hanımların en büyük kabuslarından biri de selülitler. Selülitli bacaklar ve kalçalar hiçbir kadını mutlu etmez. Özellikle de yaz aylarında bikini giyip plajda gezdikleri zamanlarda. Selülit oluşumunda egzersiz yapmamanın, hormonların etkisinin yanı sıra doğru beslenmemenin de etkisi oldukça fazla.

Selülitlerin oluşmasını engellemek için bazı yöntemleri sizlerle paylaşmak istedik. İşte, 17 yöntem:


1-Günde 6 badem, 2-3 adet ceviz ve 8 adet fındık yemeyi ihmal etmeyin. Selülit olmasını engellemenin yanı sıra kilo dengesini korumak açısından da etkili.



2-Kahvaltıda tereyağından mümkün olduğunca uzak durun.
3-Etin az yağlı olanını tercih edin.
4-Kahvaltı günün en önemli öğünüdür. Kahvaltı etmeyi ihmal etmeyin. Aynı şekilde diğer öğünleri de atlamadan düzenli beslenin.
5-Günde en az iki litre su içmeyi alışkanlık haline getirin.


6-Sabah kalkar kalkmaz ve akşam uykuya yatmadan önce ılık su içine limon sıkıp için.
7-Meyveleri lifli oldukları için kabukları ile yemeyi tercih edin. Özellikle elma, armut gibi meyveleri kabukları ile yiyebilirsiniz.
8-Beyaz ekmek yerine, kepek ekmeği ya da çavdar ekmeği tercih edin.
9-Çay, kahve, sigara ve alkol tüketimine dikkat edin, bu saydıklarımızdan uzak duramıyorsanız da mutlaka azaltın. Özellikle sigara ve alkol damar sağlığını etkiliyor.
10-Salatalarınıza yağ koymaktan kaçının. Ben yağsız yiyemem diyorsanız o zaman çok az bir miktarın üzerine çıkmayın.



11-Bazı yiyecekler selüliti önlemek konusunda etkilidir. Ananas, içeriğinde bulunan Bromelin enzimi sayesinde selülit oluşumunu, ödem ve şişkinliği engeller. Elma, portakal, frambuaz, çilek, havuç, ıspanak, turp, domates, kereviz gibi besinler selüliti önleyen yiyeceklerin arasında sayılabilir. A vitamini ve E vitamini, metabolizmayı hızlandırır. Ayrıca deriyi düzleştirici etkileri nedeniyle selüliti de önlemekte etkilidir. Selüliti önleyen yiyecekleri beslenme listenize ekleyebilirsiniz.


12-Üç beyazdan uzak durun. Unlu yiyeceklerden, tuz ve şekerden uzak durmak vücut sağlığı ve kilo dengesi açısından da önemli.
13-Selüliti önlemenin yollarından bir diğeri de çok sık kilo alıp verilmemesine dikkat edilmesidir.
14-Düzenli yürüyüş yaparak vücuttaki toksinleri atabilirsiniz. Her gün olamasa da haftada en az 4 gün 30-45 dakikalık tempolu yürüyüş yapın.
15-Egzersiz yapmak hem selülit oluşumunu engellemek hem de kilo vermede ya da kiloyu dengede tutabilmekte oldukça önemli bir yere sahip. Egzersiz yaparak vücutta endorfin salgılanmasını arttırır böylelikle kendinizi daha dinç, mutlu ve rahatlamış hissedersiniz. Yürüyüş dışında yüzme ve pilates de egzersiz programınızda yer alabilir.
16-Selülitle tedavide etkili bir başka yöntem de hafif hareketlerle yapılan masajdır. Günde en az 5 dakika eldiven veya bir fırça yardımıyla yapabileceğiniz masaj kan dolaşımını hızlandırması nedeniyle etkili.

kaynak:http://www.kozmy.com/

29 Ağustos 2016 Pazartesi

Kaşlara Güzel Bir Görünüm Kazandırmanın 5 Yolu



Kaşlar için yüzümüzün en önemli bölgelerinden biri olduğunu söyleyebiliriz. Her türlü yüz ifademizi gösteren kaşlar, yüzümüze bambaşka bir estetik değer katıyor. Gözlerle oluşturduğu bütünlük ile ufak ama oldukça etkili olan kaşlar, sizi canlı, enerjik ve mutlu gösterebilirken, sinirli, suratsız ve mutsuz da gösterebiliyor. Bu durum tamamen kaşlarınızın şekline bağlı. Kaşları güzel bir şekle sokmak zor olduğu gibi, ufak hatalarla bu görünümü kaybetmek mümkün.

Bu nedenle kaşlarınıza güzel bir görünüm kazandırmak için bazı püf noktalarına dikkat etmeli, sonrasında ise bu görünümü korumalısınız.

İşte kaşlara daha güzel bir görünüm kazandırmanın 5 yolu:


  • Çok sık kaş almak doğru bir uygulama değildir. Kaşların çevresinde çıkan ufak tüyler sizi rahatsız edebilir. Çıkan ufak tüyleri toparlayayım derken elinize her gün aldığınız cımbız ile kaşlarınızın şeklini bozmanız an meselesi. Bununla birlikte kaşlara her gün cımbız değdirmek kaşları küstürebilir. Aynı zamanda kaşlarınızda çıkan ufak tüyler, kaşlarınızın asıl şekliyle ilgili size fikir verecektir. Bu nedenle kaşlarınızı belirli aralıklarla, işinde profesyonel olan bir uzmana aldırmanızı tavsiye ederiz.
  • Bazı kaşların boyu kısadır. Bunu bazı makyaj hileleriyle, kaş kalemleri veya kaş farları ile düzeltmek mümkündür. Ancak kaşları uzun göstereceğim diye aşağı doğru bir kavis vermeniz göz kapaklarınızın düşük görünmesine ve yüz ifadenizin yaşlanmasına neden olacaktır. En doğru kaş boyu gözleriniz ile biten kaşlardır. O nedenle daha fazla uzatmayın.
  • Kaşlar ve saçlar bir uyum içerisinde olmalıdır. Bu önemli bir kuraldır. Kaşlarınız saçlarınızdan iki ton daha açık olmalıdır. Eğer kaşlarınızda seyrek bölgeler varsa, uygun renkte bir kaş kalemi ile mutlaka boyayın ve düz bir görünüm kazandırın. Kuaförlerinizin saç boyası ile kaşlarınızı boyamasına asla müsaade etmeyin.
  • Kaş alma işleminde iki adım vardır, cımbızla tek tek almanın yanı sıra makasla yapılan kesme işlemi de önemli. Makası kullanırken ölçülü olmak gerekli. Bir anda üç beş tüyü birden kesmek yerine bu konuda daha cimri davranın.
  • Kaşlarınızın da bakıma ihtiyacı vardır. Badem yağı, sarımsak yağı ve hint yağından oluşan bir karışım ile daha sağlıklı kaşlara kavuşabilirsiniz.
kaynak:http://www.kozmy.com/

28 Ağustos 2016 Pazar

Yüzdeki Kılların Rengini Açan 4 Doğal Maske Tarifi


Yüzünüzdeki ayva tüylerinin ve istenmeyen kıllarınızın rengini açmak istiyorsanız size vereceğimiz 4 doğal maske tarifini uygulamanızı öneriyoruz. Yüzünüzdeki kıllar almanıza rağmen sizi rahatsız edecek derecede hızlı büyüyebilir ya da saç renginizle kaşınızın uyumlu olmaması gibi durumlar sebebi ile kendinizi rahatsız hissedebilirsiniz. Bu durumda rengin,n biraz açılmasını sağlamanız faydanıza olacaktır. İşte yüzdeki kılların rengini açan 4 doğal maske tarifi.

1-Zerdeçal Maskesi

2 yemek kaşığı yabani zerdeçalı bir yemek kaşığı süt ile iyice karıştırıp hamur elde edin. Tüm yüzünüze bu maskeyi uyguladıktan sonra 15 dakika bekletin. Daha sonra su ile güzelce durulayıp yüzünüzü temizleyin. Maske uyguladıktan sonra yüzünüzde geçici sarılık bırakacağı için dışarı çıkmadan evvel kullanmamanız faydanıza olacaktır. Evde geçireceğiniz günün sabahında kullanmanız daha doğru olacaktır.

2-Oksijenli Su Kürü

Cam bir kavanoz içerisine 3 yemek kaşığı oksijenli su ile beraber 1 yemek kaşığı kadar amonyak ekleyin. İyice karıştırıp pamuk yardımı ile yüzünüzdeki kılların üzerine sürün. Yaklaşık olarak 2-3 dakika beklettikten sonra uyguladığınız alanı bol su ile yıkayın. Uygulama sonrasında biraz kaşıntı yapıyor olsa da endişelenecek bir durum söz konusu değildir.

3-Papatya Maskesi

Kuru papatya yapraklarından bir avuç kadar alıp ocakta kaynattığımız suyun içerisine atıp demlenmesini bekliyoruz. Suyunu süzdükten sonra bir bardağın için koyup içine 2 yemek kaşığı kadar zeytinyağı ekliyoruz. Pamuk yardımı ile yüzümüzde rengini açmak istediğimiz kıl ve tüylerin üzerine bu karışımı sürerek elimizle iyice yediriyoruz. Birkaç saat beklettikten sonra yıkayabilirsiniz. Bu maskeyi günde bir kez uyguladığınızda bir süre sonra farkı görmeye başlayabilirsiniz. Hatta bir ay sonra gözle görülür bir değişikliğin meydana geldiğini görebilirsiniz.

4-Leblebi Tozu Maskesi

2 yemek kaşığı leblebi tozu, 1 yemek kaşığı süt kreması, 2 çay kaşığı süt ve 1 çay kaşığı zerdeçalı bir kabın içerisine alarak yumuşak bir kıvam alana kadar iyice karıştırın. Bu karışımı yüzünüze sürerek 20 dakika kadar süre boyunca kurumasını bekleyin. Daha sonra banyo lifini kullanarak ılık suyla maskeyi yüzünüzden çıkarın. 1 ay boyunca haftada 2 ya da 3 kez bu maskeyi uygulamanız sayesinde hem yüzünüzdeki kıl ve tüylerin hem de cildinizin renginin açılmaya başladığını görebilirsiniz.

kaynak:http://www.kozmy.com/

27 Ağustos 2016 Cumartesi

Bahar Makyajı İçin 7 Öneri


Baharın iyice gelmesi ve yaza yaklaşılması ile birlikte kış mevsiminde yapılan ağır makyajların yerini daha hafif bir makyaja bıraktığını söyleyebiliriz. Ayrıca kış aylarında daha renksiz makyajların yerine bahar makyajı için 7 öneri listemizde de yer alan renkli makyaj ürünlerinin kullanılmaya başladığını da görebiliriz. Peki, bu sezon makyaj yaparken hangi unsurlara dikkat etmek ve makyajı nasıl yapmak gerekir? Bu soruların cevabi için önerilerimize göz atmanız ve bunları uygulamanızın size büyük bir fayda sağlayacağını görebilirsiniz.

1-Retro kirpikler: 2015 İlkbaharı için en trend olan göz makyajı ayrıntılarından biri olarak karşımıza çıkan retro kirpik trendini uygulamak için ilk olarak göz kapaklarınıza uçuk mavi gibi çok yumuşak tonlarda bir far uygulamanız gerekmektedir. Daha sonra da kirpiklerinize yoğun bir şekilde maskara sürmelisiniz.

2-Parlak likit farlar: Kalıcılık konusunda toz farlara nazaran daha uzun süre kullanabileceğiniz likit farlar, bahar ayları için kurtarıcı niteliğe sahiptir. Özellikle tavsiye edebileceğimiz nude tonlardaki likit farlarla kombin edilebilen alt tonu turuncu olan kırmızı rujları kullanmanız yararınıza olacaktır.

3-Kahverengi tonlu farlar: Makyajınıza pastel bir dokunuş getirmekte olan kahverengi tonlarının yeni sezonun trendleri arasında yer aldığını söyleyebiliriz. Bilhassa nude makyaj yapmayı tercih ettiğinizde çok sevilen kahve tonlarının her göz rengi ile uyumlu olması büyük bir rahatlık sağlayacaktır.

4-Dumanlı göz makyajı: Her sezonun vazgeçilmez makyaj trendi olan dumanlı göz makyajı, özellikle bahar renkleri ile uygulandığı zaman değişik bir görüntü elde etmenize olanak sağlayacaktır. Bunun için mürdüm ve mor tonları kullanımının ideal olduğunu söyleyebiliriz.

5-Mat rujlar: Son birkaç yılın en trend makyaj malzemeleri arasında yer alan mat rujlar, daha doğal bir görüntü elde etmeniz bakımından size büyük bir fayda sağlayacaktır. Baharın temasına uygun olan fresh görüntüsü ile sizi çok mutlu edeceği kesin.

6-Siyah eyeliner: Göz farı bile kullanmanıza gerek kalmadan oldukça doğal bir görüntü yakalamanıza olanak sağlayacak olan siyah eyeliner kullanımı faydanıza olacaktır. Nemlendirici kullanıp bir allık kullanmanız ve hafif bir parlatıcı ile de makyajınızı tamamlamanız doğal bir görünüme kavuşmanızı sağlayacaktır.

7-Tonlama ve şekillendirme: tüm yüzünüzde aynı fondöteni kullanmanız çok yanlıştır. Bunun yerine çene, alın, dudak üst ve gözaltına daha aydınlık erici diğer bölümlere daha mat bir fondöten kullanmanız faydanıza olacaktır.

kaynak:http://www.kozmy.com/

26 Ağustos 2016 Cuma

Makyajsızda Güzel Görünmek İçin 8 Tüyo


Cildinizin güzel görünmesi için direk olarak makyaja yönelmeniz doğru bir yöntem değil. Evet makyajın insana bambaşka bir hava kattığı gerçek. Ancak sık makyaj yapmanın cildinize yarardan çok zararı olabilir. Özellikle hassas ve akneli ciltlerde makyaj sonrası sivilcelerde artış görmek mümkün. Bu nedenle her zaman makyaja başvurmak yerine cildinizi düzenli temizleyerek sağlıklı ve pürüzsüz bir cilde sahip olabilirsiniz. Yüzünüzü cilt tipinize uygun bir ürünle düzenli olarak temizleyip bakım yaptığınız takdirde, cildiniz taze bir görünüme kavuşacak ve makyaj yapmak sizin için ikinci planda olacaktır.

Nemlendiriciyi ihmal etmeyin

Yeterince nemli, pırıl pırıl bir cildiniz varsa, makyaj yapmaya pek ihtiyacınız olmayabilir. Sağlıklı ve güzel görünümlü bir cilt için, düzenli olarak cilt tipinize ve yaşınıza uygun bir nemlendirici kullanmanız yeterli olacaktır. Sabah ve akşamları cildinizi temizledikten sonra uygulayacağınız nemlendirici ile canlı bir cildin temellerini atabilirsiniz.

Göz çevresi kremlerinden destek alın

Göz altı kapatıcıları özellikle çalışan kadınların bir numaralı tercihi. Gün boyu bilgisayara bakmanın verdiği yorgunluk sonucunda oluşan gözaltı izlerini gizlemek için hepimiz kapatıcılara yöneliyoruz. Ancak yoğun nemlendirici özelliğe sahip göz çevresi kremleri varken, kapatıcı kullanmak çok da doğru bir tercih değil. Gece yatmadan önce göz çevresi kremleriyle bakım yapıp yaşınıza uygun serumlar kullanarak çok daha etkili bir sonuç alabilirsiniz. Gündüzleri uygulayacağınız aydınlatıcı etkili göz çevresi kremleri ise gözaltı kapatıcılarıyla ilişiğinizi kesecektir.

Haftada bir peeling yapın

Cildinizdeki ölü derilerden kurtulup yüzünüze canlılık kazandırmak istiyorsanız, haftada bir peeling yapmaya özen gösterin. Cildinize düzenli olarak uygulayacağınız peeling ile sağlıklı ve taze bir görünüme kavuşmanız mümkün. Ancak burada dikkat etmeniz gereken nokta cildinize uygun bir ürün kullanmanız. Özellikle hassas ve sivilceli ciltlerde kullanacağınız ürüne dikkat etmelisiniz.

Uykunuzu iyi alın

Cildimize iyi gelen şeylerden biri de düzenli uyku. Cilt kendini geceleri yenilediğinden günde 8 saat uyumak şart. Uykunuzu iyi aldığınız takdirde gözaltı morlukları ve halkalar gibi güzelliğinizi tehdit eden unsurlara elveda diyebilirsiniz.

Kaşlarınıza şekil verin

Yüzünüzün ifadesini bir anda değiştirebilen kaşları doğru şekillendirmek oldukça önemli. Kaşlarınızın fazlalıklarını alıp iyi bir şekil vererek yüzünüzün güzelliğine güzellik katabilirsiniz. Düzenli alınmış, iyi taranmış kaşlarla son derece bakımlı görünebilirsiniz. Eğer kaşlarınız seyrekse veya döküldüğünün farkındaysanız, doğal bakım yağlarıyla dolgun bir görünüm kazanmasını sağlayabilirsiniz. Özellikle Argan yağı kaşınızın gürleşmesi için iyi bir yöntem.

Kirpikleriniz dolgun görünsün
Kadınların en sık kullandığı makyaj ürünlerinden biri şüphesiz maskaralar. Kadınların uzun ve dolgun görünümlü kirpiklerle kendilerini daha güzel ve çekici hissettikleri bir gerçek. Ancak güzel kirpiklere sahip olmak için rimel sürmek şart değil. Geceleri yatmadan önce gözlerinize bir miktar vazelin uygulayarak bakımlı, gür ve uzun kirpiklere kavuşabilirsiniz.

Dudaklarınıza canlılık katın

Makyajsız olduğunuzda öne çıkan noktalardan biri de dudaklardır. Canlı renkte güzel ve alımlı dudaklar için peeling’den yardım alın. Haftada bir kez kuru bir diş fırçası ile dudaklarınızı fırçalayıp ölü derilerden arındırarak göz alıcı dudaklara kavuşabilirsiniz. Buna ek olarak dudaklarınızı düzenli olarak nemlendirmeyi ihmal etmeyin. Kremsi kıvamda bir dudak koruyucusu ile dudaklarınıza hem parlak hem de canlı bir görünüm kazandırabilirsiniz.

Diş bakımını ihmal etmeyin

Güzel bir gülümseme bir anda sizi dünyanın en güzel bayanına dönüştürebilir. Güzel bir gülümseme denilince içtenlik kadar dişlerinizin bakımlı olması da önemlidir. Bembeyaz, inci gibi bir gülümsemenin yarattığı etki makyajlı ciltle bir tutulamaz. Bu nedenle beyazlatıcı diş macunlarıyla sabah, akşam dişinizi fırçalayarak çarpıcı bir gülümsemenin temellerini atabilirsiniz. Unutmayın, samimi, bembeyaz bir gülümseme karşınızdaki insana doğal güzelliğinizi göstermenin en iyi yolu.

kaynak:http://www.kozmy.com/

25 Ağustos 2016 Perşembe

Kış Aylarında Cilt Kuruluğuna Son


Kış aylarının bu soğuk günleri en çok cildimize zarar veriyor. Cildimizin en büyük düşmanı olan soğuk hava, derinin canlılığını yitirip kurumasına yol açıyor. Bu noktada bize düşen ise cildimize iyi bir bakım yapıp kaybettiği nemi geri kazandırmak. Bunun için sizlere yardımcı olacak birkaç püf noktayı bir araya getirdik. Gelin onlara bir bakalım.

• Kışın düzenli olarak cilt doktoruna görünün ve onun belirttiği şekilde cilt bakımınızı yapın.

• Çok sıcak su ile sık sık banyo yapma huyunuzdan vazgeçin. Banyo sırasında kullandığınız temizlik ve vücut bakımı ürünlerinin cildinize uygun olmasına özen gösterin. Cildiniz kuru ve hassas ise nemlendirici özellikli ve antialerjik ürünler seçmeniz doğru olacaktır.

• Kalorifer peteklerine su kabı koyup ortamdaki nemi arttırarak cilt kuruluğunun azalmasına yardımcı olabilirsiniz.

• Kışın vücudun su ihtiyacı azalmış gibi hissedebilirsiniz, ancak siz yine de bol bol su içmeyi ihmal etmeyin.

• Cildin bakımı için sadece kozmetik ürünler yeterli değil. Cildi içerden de beslemek için yediklerimize dikkat etmemiz gerekmekte. Özellikle yoğurt, mısır, omega 3 bakımından zengin olan hamsi ve portakal yemeyi ihmal etmeyin.

kaynak:http://www.kozmy.com/

24 Ağustos 2016 Çarşamba

Çİzgileri Gizleyen 4 İpucu


Kadınların yaş aldıkça ortaya çıkan sorunlarından biri de yüzünde beliren çizgilerdir. Bu çizgiler sadece yaşlanmaya bağlı olarak değil, mimikleriniz veya yazın uzun süre güneşin altında durmaktan kaynaklı da oluşabilir. Bunları saklamak için iyi bir bakım ürününden destek almalısınız. Ancak bakımın dışında uygulayabileceğiniz pratik yöntemler de yok değil. Mesela küçük makyaj hileleriyle yüzünüzü bir anda daha genç gösterebilirsiniz. İşte size harika 4 hile:

Kaşlarınızı belirginleştirin

İnce veya cansız kaşlarınız varsa, göz çevresindeki kırışıklıklar daha ön plana çıkacaktır. Bunu gizlemek için kaş farı ile kaşlarınızın üzerinden geçin. Şeffaf rimel ile taramak da kaşlarınızın daha belirgin bir görünüm kazanmasına yardımcı olur.

Far seçimine özen gösterin

Göz etrafında ve alında bulunan kırışıklıkları gizlemek için koyu renk far kullanmaktan kaçının. Koyu renkli ve iddialı farlarla çizgiler daha belirgin hale gelir.Bu sebeple makyajınızda ten rengi, şeftali tonları, açık kahve ve mavi tonlarında farlar tercih edin.

Fondöten ve pudra tercihini iyi yapın

Mümkünse pudra kullanmamanızda fayda var. Çünkü toz pudraların çizgileri daha çok ön plana çıkardığı bir gerçek. Fondöten seçiminde ise sıkılaştırıcı özellikli olanları tercih etmeye bakın.

Dudak kalemiyle gençlik aşısı

Dudağınızın kenarında ince çizgiler veya incelme oluştuysa, bunun en iyi çözümü dudak kalemleridir. Dudaklarınıza nemlendirici veya bir dudak balmı ile masaj yapıp uygun bir zemin oluşturduktan sonra bir kalem ile dudak çevresini belirginleştirin.Ardından fırça yardımıyla rujunuzu sürerek makyajınızı tamamlayabilirsiniz.

kaynak:http://www.kozmy.com/

23 Ağustos 2016 Salı

Kışa Özel Saç Terapisi


Yaz aylarında nasıl saçımız kuruyorsa, kışın da elektriklenme ve kabarma gibi problemlerle karşı karşıya kalırız. Soğuk, yağmurlu ve rüzgarlı havalardan olumsuz etkilenen saçlarımız, aslında en çok bu dönem terapiye ihtiyaç duyar. Bu demek oluyor ki; kış aylarında saçımıza her zamankinden daha çok bakmalıyız. Peki bu soğuk kış günlerinde saçımızı nasıl koruyacağız, nasıl bir bakım uygulayacağız? İşte tüm bu sorularınıza yanıt verecek güzellik tüyolarını sizler için bir araya getirdik.

Saç kremsiz olmaz

Her yıkamada mutlaka saç kremi kullanmaya özen gösterin. Özellikle içeriğinde doğal yağlar ve yatıştırıcı maddeler bulunan ürünleri tercih edebilirsiniz. Argan yağlı saç kremleri saçınızın nemini yumuşaklığını yeniden kazandırır.

Nem dengesini sağlayın

Kış aylarında saçların oldukça neme ihtiyacı vardır. Bu sebeple saçlarınızı gün aşırı yıkamaya çalışın. Sürekli yıkadığınızda saçınız doğal nem dengesini kaybedeceğinden saç ve saç derinizde kuruma meydana gelebilir.

Bitkisel bakım yöntemlerini deneyin

Zeytinyağının saçlar üzerindeki mucizevi etkisini duymayan kalmamıştır sanırım. Saçınıza inanılmaz bir nem takviyesi yapan zeytinyağı aynı zamanda saçların parlak ve yumuşak bir görünüm kazanmasında etkilidir. Zeytinyağı, jojoba yağı ve emu yağıyla bir bakım kürü hazırlayarak saçınıza uygulayabilirsiniz. Bu sayede hem daha canlı, sağlıklı saçlara kavuşur, hem de kabarık ve kırık saçların önüne geçersiniz.

Zeytinyağlı saç maskesi:5 çorba kaşığı zeytinyağını 2 adet yumurta ile karıştırıp maske kıvamına getirin ve bu karışımı saçınıza iyice yedirin. Ardından başınıza plastik bir bone takarak 15 dakika bekleyin. Son olarak temiz su ile durulayın.

Sirkeli saç maskesi: Saçlarınızı şampuan ile yıkadıktan sonra 1 fincan limon suyu ya da sirkeyi saçınıza masaj yaparak sürün ve suyla durulayın. Ardından saç kreminizi uygulayıp su ile yıkayın. Böylece saçınız tüm kirlerden arınıp ışıl ışıl parıldayacak. Bu maskeyi iki haftada bir kullanmanızı öneririz.

Keratin takviyesi yapın

Saçınız boya, röfle gibi kimyasal işlemlerden dolayı yıpranmışsa saçınıza kaybettiği nemi ve keratini geri kazandırmanız şart. Saçınızın yapı taşlarından biri olan keratin takviyesi yaparak saçlarınızın yıpranmasına engel olabilirsiniz. Saç telindeki boşlukları doldurarak saçtaki hasarı mükemmel şekilde onaran keratin, işlem görmüş, yıpranmış ve parlaklığını yitirmiş saçların en iyi ilacı. Keratinin yeniden yapılandırıcı etkisi sayesinde saçlarınız kırılma, kopma ve dökülmelere karşı güçlenecek ve eski sağlıklı görüntüsüne kavuşacaktır.

kaynak:http://www.kozmy.com/

22 Ağustos 2016 Pazartesi

Kırışıklıklara Elveda Demenin 5 Yolu


Yaş ilerledikçe kendini göstermeye başlayan kırışıklıklar biz kadınların en önemli sorunlarından biridir. 20’li yaşların sonunda yavaş yavaş ortaya çıkan bu belirtiler kadınların korkulu rüyası oluverir. Henüz orta yaşlardayken aynalara küsmek istemiyorsanız ve cildinizin her daim genç ve taze görünmesini istiyorsanız, bu birbirinden etkili 5 yönteme bir şans verin.

1-Kırışıklıklara kaymak ve Elma desteği

Hemen her evde bulunan kaymak ve elma ile kırışıklıklara iyi gelecek harika bir maske hazırlayabilirsiniz. Soyulmuş bir elmayı üç kaşık kaymak ile mikserde birkaç dakika karıştırın. Bu karışımı cildinize iyice yayıp temiz bir bezle yüzünüzü kapatın. On dakikaya yakın cildinizde bekletip maskeyi silin ve yüzünüzü ılık suyla durulayın.
Kaymak cildi yumuşatacağı gibi, cildi nemlendirerek elastikiyet kazandırır. Ayrıca kırışıklıklara karşı iyi bir savaşçıdır. Elma ise cildin diri kalmasını sağlayarak taze ve canlı bir cilde kavuşturur. 20’li yaşlarda bir çıtır olsanız da bu dediklerimizi kulağınıza küpe edip şimdiden uygulamaya başlayın. Böylece kırışıklıkların daha geç çıkmasını sağlayabilirsiniz.

2- Yumurta Beyazı ile gergin bir cilt

Doğal ve basit yöntemlerle kırışıklıklara elveda demek mümkün. Yumurta beyazı ile hazırlayacağınız maske sayesinde botoks’a bir servet harcamanıza gerek kalmayacak. 1 adet yumurta beyazını 1-2 damla limon suyu ile mikserde çırpın. Kar gibi oluncaya kadar bu işlemi sürdürün. Karışım hazır olduğunda cildinize uygulayın ve 15 dakika bekledikten sonra yüzünüzü yıkayın. İlk 5 dakikada bile yüzünüzün gerildiğini hissedeceksiniz. Haftada bir bu işlemi uygulayarak gergin ve sağlıklı bir cilde sahip olabilirsiniz. Unutmadan, maske yüzünüzdeyken mimik yapmamanızda yarar var.

3- Göz çevresine salatalık Maskesi

Kırışıklıklar kadar kadınların güzelliğini tehdit eden diğer unsurlar ise göz çevresinde oluşan koyu halkalar, şişlikler ve yorgunluk belirtileri. Ancak dert etmeyin, basit bir salatalık maskesi ile bu problemlere bir son verebilirsiniz. Bu maskeyi hazırlamak için salatalığı 2 dilim halka şeklinde kesip 5 dakika buzlukta bekletin. Ardından gözünüze yerleştirip 10 dakika bekleyin. Göz altı morlukları ve kırışıklıklara iyi gelmesi için salatayı soğuk sütün içine bırakıp dolapta bekletin. Dolapta beklettiğiniz salataları gözünüze koyup 15 dakika sonra yüzünüzü yıkayın. Bu kolay ve etkili maske ile şişlikler, göz alt morlukları ve kırışıklıklardan eser kalmayacak.

4- Göz altları için kayısı çekirdeği yağı

Göz altları, kırışıklıkları ele veren en can alıcı noktadır. 20’li yaşların ortalarında kendini gösteren göz altı kırışıklıkları hiç hoş bir görünüm sunmaz. Bunun ortaya çıkmasındaki en büyük neden güneş ışığıdır. Eğer gözlük kullanmıyorsanız kırışıklıklara davetiye çıkarıyorsunuz demektir. Bu kırışıklıkları önlemek veya gecikmesini sağlamak için bitkisel yağlardan yararlanabilirsiniz. Her gece 2-3 damla kayısı çekirdeği yağını göz altınıza masaj yaparak sürün. Düzenli uyguladığınız takdirde olumlu sonuçlar alabileceksiniz.

5.Yoğurt suyu ile gençleştirici etki

Genç, canlı ve pürüzsüz bir cilde sahip olmak istiyorsanız, işin sırrı yoğurt suyunda gizli. Yoğurdun en faydalı olan kısmının suyu olduğunu biliyor muydunuz? Her gün bir defa cildinizi yoğurt suyuyla silerek harika bir cilde bir adım daha yaklaşabilirsiniz. Bu maskeyi 20 dakika cildinizde beklettikten sonra ılık su ile durulayın. Böylece cildiniz hem daha genç görünecek hem de siyah nokta ve kırışıklıklar gibi bir derdiniz kalmayacak.

kaynak:http://www.kozmy.com/

21 Ağustos 2016 Pazar

Doğal Makyaj Temizleme Yöntemleri



Makyaj yapmak iyi güzel de, asıl önemli olan sonrasında cildinizi arındırıp iyice temizlemek. Piyasada makyaj temizleyici olarak pek çok ürün karşımıza çıkmakta. Ancak bunların çoğu kimyasal madde içerdiğinden cildiniz için çok da sağlıklı olduğu söylenemez. Hal böyleyken biz de elinizdeki malzemelerle evde yapabileceğiniz doğal makyaj temizleyicilerini bir araya getirdik.

Zeytinyağı ile temizlik

Cilde oldukça faydası olan zeytinyağını makyaj temizleyici olarak kullanabilirsiniz. Bir parça pamuğa birkaç damla zeytinyağı damlatın ve yüzünüzü bunla temizleyin. Bu formül göz makyajının temizliğinde etkili olurken kirpiklerinizi de besleyecektir. Ayrıca zeytinyağının içeriğindeki doğal yağ asitleri cildi beslediği gibi kırışıkların azalmasına yardımcı olacaktır. Genelde saç bakımında tercih edilen zeytinyağının harika bir makyaj temizleyicisi olacağından şüpheniz olmasın. Zeytinyağı dışında badem yağını da tercih edebilirsiniz. Ancak özellikle kuru ciltlerde kullanmaya özen gösterin.

Bitkisel karışım

Yağlı bir cilde sahipseniz, kekik, badem ve kuşburnu ile harika bir makyaj temizleyicisi hazırlayabilirsiniz.5 damla badem yağı, 3 damla kuşburnu yağı, 1 damla kekik yağı ve 1 damla E vitamini ampulü bir kapta iyice karıştırın. Elde ettiğiniz karışımı pamuk yardımıyla cildinize uygulayabilirsiniz. Bu formül ciltteki yağ oranını dengelediğinden yağlı ciltler için uygundur. Yağlı ciltlerde, yoğun nemlendirme sağlayan zeytinyağı veya badem yağını tek başına kullanmak doğru olmaz. Ancak bu karışımla cilt fazla yağından arınıp temiz ve parlak bir görünüme kavuşacaktır. Ayrıca içeriğindeki kuşburnu yağı sayesinde cildiniz korunacak ve kırışıklıklar ortadan kalkacaktır. Kuşburnu yağını tek başına makyaj öncesi de uygulayabilirsiniz. Böylece makyajınızın kalıcılığını arttırıp cildinize parlaklık kazandırabilirsiniz.

Salata ve süt ile arındırma

Severek yiyip içtiğiniz salatalık ve sütten makyaj temizleyicisi olacağı aklınıza gelir miydi? Emin olun çok da güzel oluyor. Bir adet salatalığı rendeleyip tencereye yarım litre süt koyun, ardından rendelediğiniz salatayı ekleyin. 10 dakikaya yakın kısık ateşte tutun. Ancak çok fazla kaynamamasına özen gösterin. Daha sonra bu karışımı iyice süzüp bir şişeye boşaltın. Pet şişe olmazsa daha iyi olur, mümkünse cam şişe tercih edin. Bu temizleyiciyi buzdolabında muhafaza edebilirsiniz. Kullanacağınız zaman çıkarıp pamuğa bir miktar dökerek yüzünüze sürebilirsiniz. En fazla 4-5 gün içinde tüketilmelidir, daha uzun süre kullanmamaya dikkat edin.

kaynak:http://www.kozmy.com/

20 Ağustos 2016 Cumartesi

Yorgun Günler İçin Makyaj Tüyoları



Yorgunluktan moraran gözler, göz altı şişkinliği her kadının karşılaştığı problemler arasındadır. Bazı günler cildiniz öyle soluk ve cansız görünür ki aynada kendinizi tanıyamazsınız. Tüm bu sorunları ufak makyaj hileleriyle bir anda yok edebileceğinizi söylesem, harika olmaz mıydı? Öyleyse sıkı durun, yorgunluğun olumsuz etkilerini gizleyecek makyaj tüyolarını sizler için bir araya getirdik. Makyaj artisti Bobbi Brown’un yorgun günler için önerdiği makyaj uygulamalarıyla cildiniz her daim canlı ve sağlıklı görünebilecek.

Cildinizin solgun, cansız ya da yaşlı göründüğünü fark ettiğinizde hemen nemlendirici sürün. Ayrıca böyle anlarda bol bol su içerek cildinize canlılık kazandırabilirsiniz. Bakımlı ve sağlıklı cilt parlaklığıyla dikkat çeker.

Yorgun olduğunuz zamanlarda ard arda fazla makyaj yapmamaya özen gösterin. Cildinizi aydınlatma amaçlı hafif bir fondöten ve göz altı kapatıcısı kullanarak hoş bir görünüm yakalayabilirsiniz. Dilerseniz rimelle sade ama çarpıcı bir dokunuş katabilirsiniz.

Solgun cildinizi toparlamak için ince bir bronzer kullanın. Ardından elmacık kemiklerinizi pembe bir allıkla renklendirin.

Gözlerinizin şişliğini yok etmek için rimel uygulamadan önce kirpiklerinizi kıvırın. Kıvrık kirpiklerinize açık renkli bir far uygulayarak etkileyici bir görünüme sahip olabilirsiniz.
Dudaklarınıza canlılık katmak için şeftali tonlarında bir ruj tercih edin.

Yorgun olduğunuz gün dışarı çıkmanız gerekirse, koyu renkli güneş gözlüğünüzü yanınıza almayı unutmayın.

kaynak:http://www.kozmy.com/

19 Ağustos 2016 Cuma

Fondöten Seçerken Nelere Dikkat Etmeli?




Makyajımızın bazını oluşturan fondotenler, her ne kadar cildin nefes almasını zorlaştırsa da cilt renginde eşitlik sağlayan ve kusurları kapatan yegane üründür. Doğru bir fondötenle yüzünüzdeki kusurları, siyah nokta ve sivilceleri yok ederek güzel bir cilde sahip olmanız mümkündür.

Gelişen teknolojiyle birlikte piyasada her cilt tipine uygun, istenen kapatıcılığa ve kullanım şekline sahip pek çok ürün yer almaktadır. Hafif düzeyde kapatıcılık isteyenler için daha doğal bir görüntü sağlayan alternatifler bulunurken, yoğun kapatıcılık isteyenler için daha etkili formüle sahip ürünler bulunuyor. Yeni nesil fondötenlerle cildi makyaj öncesi pürüzsüz bir görünüme sokmak ve mükemmel bir cilde kavuşmak oldukça kolay. Pudra, kompakt, köpük gibi farklı formlarda karşımıza çıkan fondötenler arasında en çok tercih edileni kuşkusuz likit fondotenler. Uygulaması daha kolay olan likit fondötenleri özel fondöten fırçasıyla veya parmak uçlarınız yardımıyla sürebilirsiniz. Daha yoğun bir formüle sahip olan kremli olanlar kuru ve normal ciltler için uygun olup, pudra karışımlı olan kuru fondötenler ise özellikle yağlı ciltler için yararlıdır. Bu tip fondötenler nemli sünger ile uygulanabilir. Cildinize en uygun fondöteni seçmekte zorlanıyorsanız önerilerimize kulak verin. İşte Fondöten satın alırken göz önünde bulundurmanız gerekenler;

  • Fondöteni kolunuzun iç kısmında deneyin. Bu bölgedeki cilt rengi boynunuza yakın bir ton olduğundan daha doğru bir karar verebilirsiniz. Ancak yüzünüzde denemesi daha etkili bir yöntem. Fondöteni öncelikle elmacık kemiklerinize doğru sürün ve ışığın doğal olduğu bir ortamda aynanızla test edin. Eğer fondöten belirgin bir şekilde göze çarpmıyorsa bu doğru bir seçim yaptığınızın göstergedir.
  • Eğer doğru renk konusunda emin değilseniz her zaman bir ton açığını tercih edin.
  • Rengi doğal ışık ortamında test etmeniz önemli. Karanlık bir ortamda gözünüze koyu gelen bir fondöten, aydınlık ortamda baktığınızda daha açık görünecektir.
  • Mümkünse “tester” ürününü deneyin. Cildinize sürer sürmez karar vermeyin. Fondötenin kuruyup cildinizdeki kimyasallarla tepkileşmesi bir iki dakikayı alıyor. Denedikten bir süre sonra fondöteni nereye sürdüğünüz belli değilse doğru rengi bulmuşsunuz demektir.
  • Belirlediğiniz fondötenin çok ağır ve yoğun olmamasına özen gösterin. Fondöteni yüzünüze uyguladığınızda, teninizle kısa zamanda uyum sağlamalı ve yüzünüz sanki makyajsız gibi doğal bir görünüm kazanmalıdır.
  • Cildinizde hafif bir kapatıcılık, taze, mat ve yumuşak bir görünüm yakalamak istiyorsanız kuru fondötenleri tercih edebilirsiniz. Cildinize doğallık kazandıran kuru fondötenler aynı zamanda ince çizgileri ve gözenekleri kapatmak için de idealdir. Ayrıca cildinizi ultraviole ışınlarına karşı da korur. Eğer yüzünüzde parlama oluşmasını istemiyorsanız içeriğinde mikrosfer, renklendirici pigment ve yumuşatıcı pudra tanecikleri bulunan bir fondöten seçmeniz gerekli.
  • 30’lu yaşlarda fondöten, sivilce, leke gibi hataları kapatsa da mimikler, yaşlanma belirtileri olan kırışıklık ve çizgileri ön plana çıkarır. Bu yüzden fondöten kullanırken dikkatli olunmalıdır. Yoğun akıcı olmayan fondötenler yerine, ince likit fondötenler tercih etmeniz daha doğru olacaktır. Bu sayede cilt rahatlıkla nefes alabildiği gibi fondötenin kalın dokusu da kırışıkların arasına girerek onların ortaya çıkmasını engelleyecektir.Eğer oldukça problemli bir cildiniz varsa likit olsa dahi fondöten kullanmamanızı öneririz. Onun yerine fırça yardımıyla toz pudra sürerek cilde doğal ve pürüzsüz bir görünüm kazandırabilirsiniz. Renk seçiminde ise, cildin doğal rengine uygun bir seçim yapmaya özen gösterin. Ne çok açık ne de koyu olmalı. Özellikle çok açık renk kullanmamaya dikkat edin. Bembeyaz bir yüzle dolaşmak var olan kırışıklarınızın daha ön plana çıkmasına yol açabilir.
  • Kışın kullandığınız fondöten ile yazın kullanacağınız fondöten farklılık gösterebilir. Sıcak yaz günlerinde cildiniz her zamankinden daha çok neme ihtiyaç duyar. Yazın illa fondöten kullanacaksanız içine biraz nemlendirici katmanızı öneririz. Hatta dillerseniz güneşe koruma faktörlü bir krem tercih edebilirsiniz. Nemlendirici özelliği olan ve hafif formüllü fondötenler yaz için ideal bir seçim olabilir.
kaynak:http://www.kozmy.com/

18 Ağustos 2016 Perşembe

Sivilce İzlerinden Kurtulmanın Yolları


Yaygın cilt problemlerinden biri olan sivilceler, kadınların cilt güzelliğini tehdit eden unsurlardandır. Sivilceleri kopararak veya sıkarak bu sorunu çözmeye çalışanlar aslında sivilcelerin daha çok artmasına ve iz kalmasına yol açmaktadır. Sivilceler geçse de ardında bıraktığı izler durumu daha can sıkıcı bir hale sokar. Peki bu sivilce izlerine nasıl çözüm getirebiliriz? Birçok kadının ortak derdi olan sivilce izlerinden kurtulma yollarını sizin için bir araya getirdik.

Sivilce izlerinden kurtulmak istiyorsak öncelikle sivilce oluşumunu önlemeye çalışmalıyız. Cildinizdeki fazla yağın dışarı atıldığının göstergesi olan sivilceler, hormonal düzensizlikler ve yeme alışkanlıklarına bağlı olarak artabilir. Bu nedenle yapacağınız ilk iş sağlıklı beslenmek olmalı. Alınan her besinin insan vücuduna bir etkisi olduğu düşünüldüğünde, cildi besleyen ve koruyan besinleri tüketmek sivilce izlerinin giderilmesine yardımcı olacaktır. Bol bol su içmek ve meyve yemek sivilce izlerine oldukça iyi gelir. Düzenleyici ve temizleyici özelliğe sahip limon ve sirke suyu da bir o kadar etkili.

Diğer bir konu ise temizlik. Sivilcenizin çıktığını fark ettiğiniz anda cildinizi iyice temizleyin. Sivilceler cildinizin temizliğini aksattığınız zamanlarda da oluşabilir. Bu nedenle cilt temizliğini düzenli olarak yapmanızı öneririz. Gündüz ve gece olmak üzere cilt tipinize uygun temizleme ürünleri ile cildinizi arındırmayı ihmal etmeyin.

Sivilceniz ağrılı ve iltihaplı dönemi atlattığı sürece iz kalmadan iyileşebilir. Eğer sivilceniz iz haline dönüşüyorsa güneşten koruyup korumadığınıza emin olmalısınız. Uzmanlara göre güneşin zararlı ışınlarından etkilenen sivilceler leke ve iz halini alabiliyor. Bu nedenle kış aylarında bile güneş kremi kullanarak sivilce lekelerine karşı önlem almalısınız.

Sivilce izlerinden doğal yolla kurtulmak mümkün. Bu konuda marul en büyük yardımcınız oluveriyor. 3 bardak suya marul doğrayıp kaynatın. Ardından sabah akşam cildinizi bu su ile temizleyin. Gördüğünüz değişime şaşıracaksınız.

Cildinizi elma sirkesi ile de temizleyebilirsiniz. Elma sirkesi sivilcelerin iyileşmesini sağlarken mevcut lekelerin geçmesine de katkıda bulunacaktır.

Sivilceniz geçtiği halde izi kalmışsa o bölgeye peeling uygulayabilirsiniz. Doğal peelingten yanaysanız deniz tuzu harika bir seçim olabilir. Peeling işlemi derinizin yenilenmesini sağlayacağından izlerin geçmesine yardımcı olacaktır.

Suna Dumankaya’nın sivilce izleri için önerdiği birkaç maske tarifi de şöyle;

Cildinizdeki sivilce izlerinin giderilmesi için sarımsaktan faydalanabilirsiniz. Sarımsağı soyup sivilcenin üzerine koyun. Bir müddet bekledikten sonra cildinizi yıkayın. Bu işlemi 2 günde 1 uygulamanız önerilir.

1 yemek kaşığı gül suyu ve 1 yemek kaşığı balı karıştırıp cildinize sürün ve bekleyin. Ardından ılık su ile durulayın.

Aspirin tozu, limon suyu ve beyaz kili karıştırıp maske haline getirin. Bu karışımı cildinize uygulayıp 20 dakika kadar bekleyin. Ardından durulayın.

Sivilce lekelerine elveda, daha güzel ve kusursuz bir cilde merhaba demek için bu etkili yöntemleri aklınızın bir köşesinde bulundurun. Hatta onunla yetinmeyip bir an önce uygulamaya başlayın.

kaynak:http://www.kozmy.com/

17 Ağustos 2016 Çarşamba

Türk Kahvesinden Gelen Güzellik


Zevkle içtiğimiz Türk kahvesinin dibinde kalan telvesinin meğerse güzelliğe ne çok faydası varmış. Siyah nokta temizliğinden göbek eritmeye, selülitten ayak bakımına kadar pek çok mucizevi etkisi olan Türk kahvesi telvesini yıkamadan önce bir kez daha düşünmelisiniz bence.

Siyah noktalardan kurtulun

Siyah nokta, güzelliğinize gölge düşüren cilt problemlerinden biri. Özellikle bir türlü geçmek bilmeyen, cilde yerleşmiş olanlar kabus gibi. Gerek ilaçlar, gerek tonikler veya peeling ürünleri olsun, siyah noktaları temizlemek için pek çok yöntem var. Eğer çoğunu deneyip başarılı bir sonuç elde edemediyseniz Türk kahvesi telvesine bir şans verin. Kahvenin telvesini problemli bölgeye sürüp masaj yaparak yedirin. Ardından on dakika bekleyip ılık suyla durulayın. Güzel bir peeling işlevi göreceğinden emin olabilirsiniz.

Selülitlere elveda deyin

Tüm kadınların korkulu rüyası olan selülitle başınız dertte mi? Selülitlerinizden kurtulmak için bir de Türk kahvesi telvesini deneyin. Birkaç fincan Türk kahvesi telvesini biriktirip duştan önce selülitli bölgelere uygulayın. Kese veya sert bir fırçayla cildiniz kızarıncaya kadar ovun. Ardından ılık suyla durulayın. Düzenli yaptığınız takdirde etkisini göreceksiniz.

Topuklarınız yumuşacık olsun

Topuk ve dirseklerinizde oluşan çatlaklara etkili bir çözüm arıyorsanız, Türk kahvesi telvesi tam size göre. Sıcak suda 15 dakika kadar beklettiğiniz ayaklarınıza Türk kahvesi telvesiyle masaj yaparak iyice ovun. Ardından ılık suyla yıkayın.

Karnınızı inceltin

Kadınların güzelliğini tehdit eden unsurlardan biri de kilolu olmak. Özellikle karın bölgesinde fazlalığınız varsa, eritebilmek için bin tane yol denersiniz. Bunun kolay bir yolu var; göbek bölgenizdeki fazlalıklardan kurtulmak için Türk kahvesi telvesini kullanın. Göbeğinize sürmeye yetecek kadar Türk kahvesi telvesini biriktirip biraz zeytinyağı ilave ederek karıştırın. Bu karışımı göbeğinize iyice yedirerek sürün ve streç filmle sıkıca sarın. İki saat beklettikten sonra ılık suyla durulayın.

kaynak:http://www.kozmy.com/

16 Ağustos 2016 Salı

Keratin Saç Bakımına Dair Bilgiler


Saç düzleştiricileri, kimyasal bakım ürünleri, boya gibi işlemler sonucunda saçımız ihtiyacı olan keratini kaybederek solgun, yıpranmış ve sağlıksız bir görünüme ulaşır. Bu durum tekrarlandıkça da saçlarınız baş edilmesi zor bir hal alır. Ancak son dönemlerde popülerliği artan keratin saç bakımı ile saçlarınızı düzleştirip onlara daha parlak ve bakımlı bir görünüm kazandırmanız mümkün.

Düz, sağlıklı ve kusursuz saçlara kavuşmak herkesin ortak arzusu. Eğer saçlarınız kıvırcıksa saç maşaları, saç düzleştiricilerinden, düzenli fön çektirmekten yorulmuş olmalısınız. Zaten bu yöntemler saçlarınızdaki keratine zarar verip saçınızın yıpranmasına yol açar. Ancak keratin saç bakımıyla saçınız düzleşirken aynı zamanda güneş, hava kirliliği gibi dış etkenlere karşı da güçleniyor.

Keratin bakımı hangi saçlara uygulanır?

Saçınıza uygulanan boya, açıcı gibi kimyasal işlemler, nem, hava kirliliği ve saçınıza şekil vermek için kullandığınız düzleştirici, maşa gibi aletler saçlardaki keratinin zarar görmesine neden olarak saçınızı cansız ve solgun bir görünüme ulaştırır.

Saçınızda aşırı yıpranma ve kuruma varsa, saçınız ana yapısını kaybetmeye başlamışsa; örneğin kıvırcık olan saçınız dalgasını yitirmişse keratin bakımı sizin için uygun olacaktır. Keratin bakımı yıpranmış saçlarınızı onaracağı gibi saçlarınızın incelen kısımlarını doldurmaya yarayacaktır. Keratin, saçın ana yapısında bulunan bir madde olduğundan, yıpranmış saçınıza uygulanabilecek en iyi bakım keratin olacaktır. İşlem görmüş, hasarlı saçlarda keratin miktarı azaldığından, oluşan boşlukları doldurmak, daha dolgun bir görünüm kazanmak için keratin yüklemesi şarttır. Daha gür, sağlıklı ve düz bir saça sahip olmak isteyenler keratin bakımı yaptırabilir.

Keratin bakımı neden yapılır?

Gün geçtikçe daha fazla kişi tarafından tercih edilen Keratin bakımı veya keratinli saç bakım ürünleri saçları güçlendirmek ve onlara daha iyi bir görünüm kazandırmak için en etkili yöntemlerden biri. Peki keratin bakımı neden yapılır?

Keratin bakımını yaptırmak için 3 neden gösterebiliriz.

1.Kıvırcık veya dalgalı saçları uzun süreliğine düzleştirmek
2.Yıpranmış saçları onarmak, eski gücüne kavuşturmak
3. Gür, parlak ve sağlıklı saç yapısına sahip olmak

Keratin bakımının faydaları sadece bununla sınırlı değil. Genellikle kıvırcık veya dalgalı saçları kalıcı olarak düzleştirmek amacıyla yapılan keratin bakımı aslında kuru ve yıpranmış saçlara uygulanan etkili bir genel bakımdır. Bu bakım sayesinde kuru saçlarınız yumuşayarak sağlıklı bir görüntüye ulaşırken incelmiş, dökülen saçlarınız ise eski gür haline kavuşacaktır. Saçlarınızı düzleştirmek ve aynı zamanda etkili, yoğun bir bakımdan geçirmek istiyorsanız keratin bakımı sizin için biçilmiş kaftan.

Yaklaşık 20 ile 30 dakika arası süren keratin bakımı sonrasında, saçınız uzun süreli bir düzleşme, parlaklık ve sağlıklı görüntüye kavuşacaktır. Ayrıca bu sıvı keratin saçınızın gün içinde maruz kalabileceği her türlü dış etkilere karşı koruyucu bir görev üstlenir. Saçınızı tüm zararları etkilere karşı koruyarak saçınızın daha uzun süre güçlü kalmasını sağlar.

Keratin saç bakımı nasıl yapılır?

Keratin saç bakımını kuaför salonunuzdaki uzman birine yaptırmalısınız. Öncelikle saçlar keratin bakımına ait kendi şampuanı ile yıkanıp durulanır. Yıkamadan sonra saçınız 3 ile 5 dakika kadar bekletilir. Ardından Keratin yüklemesine başlanır. Keratin bakım ürünü her tutama boydan uca sürülür ve belirli bir süre bekletildikten sonra kurutma makinesiyle kurutulur. Daha sonra maşayla iyice düzleştirildikten sonra nemlendirici bakım kremi ve şampuanla tekrar yıkanıyor.

Keratin uygulamasından sonra saçlarınızı yıkamak için en az 3 gün beklemeniz gerekmekte. Keratinle düzleşen saçların kalıcılığını korumak için ise özel şampuan ve saç bakım kremlerini kullanmanızı öneririz. Saçların düz kalma süresi kullanılan ürünün içerdiği Keratine göre değişiklik gösterse de, ortalama 3-5 ay arası saçlar düz görünümünü korumaktadır.

Yıpranmış saçların ilacı:Keratin bakımı

Kimyasal işlemlerden dolayı yıpranmış, neredeyse kopmak üzere olan veya dökülen saçlar için en etkili keratin bakımı Brezilya Keratinidir. Ancak diğer keratin bakımlarının etkisi de göz ardı edilemez. Zaman içerisinde deformasyona uğrayan, açıcı ve boya işlemlerinden ötürü ihtiyacı olan keratini kaybeden saçlar sıvı keratin yüklenmesi ile eski gücüne ve kalitesine tekrar kavuşabilmektedir. 

kaynak:http://www.kozmy.com/

15 Ağustos 2016 Pazartesi

30’lu Yaşlarda Cilt Bakımı


Cildimize bakmak her yaşta önemli ancak vücudun değişim gösterdiği 30’lu yaşlarda cilt bakımı daha da bir önem kazanıyor. 20’li yaşlarda hormonal sebeplerden ötürü yağlanan cildimiz, 30’lu yaşlarda kuruma problemiyle karşılaşır. Kuruyan ciltlere gerekli bakım yapılmadığında ise kırışıklık ve sarkmalar ortaya çıkar. Bu nedenle bu yaşlarda cildin nem ihtiyacının karşılanması çok önemli.

30’lu yaşlara kadar hücre yenilenmesi aktif bir şekilde devam ederken, 30 ve üzeri yaşlarda bu durum değişerek daha yavaşlar ve cildin formunu kaybetmesi kolaylaşır. Sağlıklı bir cilt için beslenme, uyku düzenine dikkat etmek ve bol bol su içerek cildin nem kazanması sağlanmalıdır. Sigara, aşırı alkol ve kafein tüketimi cildi olumsuz yönde etkileyeceği gibi erken yaşlanmanıza yol açacaktır.

30’lu yaşlarda cilt bakımı nasıl olmalı?

• Cildinizi nemlendirmeye özen gösterin. Kurumaya başlayan cildinize düzenli olarak nem takviyesi yapın. Özellikle yaşlanmayı önleyen ve antioksidan özelliğine sahip cilt bakım ürünlerini kullanın.
• Bunun yanı sıra hücre yenileyen, cildi canlandıran serumlar uygulayın. Cildinizin ihtiyacına uygun düzenli bir bakım ritüeli oluşturun. Nemlendirici ve canlandırıcı maskelerle cildinizi genç tutun.
• Erken yaşlarda girdiğiniz solaryum ve fazla maruz kaldığınız güneş 30’lu yaşlarda cilt lekelerinin öne çıkmasına sebep olacaktır. Bu nedenle erken yaşlarda güneş koruyucu krem kullanmanızda fayda var.
• Belirgin lekeleriniz varsa onları meyve asidi içeren bakım ürünleri ve profesyonel peeling uygulamalarıyla giderebilirsiniz.
• Cildinizin sağlıklı ve genç görünmesi için antioksidan bakımından zengin olan yeşil çay için.

30’lu yaşlarda sağlıklı, canlı ve genç bir cilde sahip olmak için yaptığınız bakımlar kadar beslenmenize de dikkat etmeniz gerekli. Bol bol su içerek cildinize nem kazandırın ve cildinize düzenli bakım yaparak dış etkenlere karşı koruyun.

kaynak:http://www.kozmy.com/

14 Ağustos 2016 Pazar

Saçları Güzelleştirecek Tüyolar


Her kadının hayali olan sağlıklı ve güzel saçlara sahip olmak hiç de zor değil.Birkaç ufak ve basit işlemle canlı ve bakımlı saçlara kavuşmak mümkün. Gelin, bu önerilere bir kulak verin.

Saçlarınız uzadıkça diplerinizin onları beslemesi son derece zorlaşır. Yeterince beslenemeyen saç uçları zamanla kırılarak sağlıksız bir görünüm alır. Saçlarınızın sağlıklı olması için 2-3 ayda bir uçlarından kestirmeyi ihmal etmeyin.

İşlem görmüş bir saça sahipseniz, ısı koruyucu saç spreyleri kullanarak saçınızdaki yıpranmayı en aza indirebilirsiniz. Bu spreyleri saç düzleştirme işleminden önce uygularsanız saçınızın daha az yıpranmasına yardımcı olursunuz.

Oldukça kuru ve yıpranmış bir saçınız varsa, size en iyi gelecek şey Zeytinyağıdır. Yoğun nemlendirme özelliği bulunan zeytinyağını saç derinize uygulayıp başınızı havluyla sarın ve ertesi sabaha kadar bekleyin.

Uyumadan önce saçlarınızı fırçalamak oldukça faydalı bir işlem. Fırçalama işlemi ile saç derinizdeki kan dolaşımı arttığından daha sağlıklı saçlara kavuşmanız kolaylaşıyor.

Saçınıza haftada bir saç maskesi uygulamaya özen gösterin. Özellikle yıpranan saçlarınız varsa, haftada bir uygulayacağınız maske, saçınızdaki kırıklarını onararak daha sağlıklı bir görünüme kavuşmasına yardımcı olacak.

Mümkün olduğunca bitkisel yağlardan oluşan doğal maskeler uygulamaya çalışın. Organik ve bitkisel içerikli saç maskeleri kozmetik ürünlere göre çok daha sağlıklı sonuçlara ulaştırır.

Saçların kırılmasını ve birbirine dolanmasını engellemek için havluyla sertçe kurulamaktan kaçının. Bunun yerine havlu yardımıyla hafifçe nemini alın ve ılık hava vererek kurutun.

kaynak:http://www.kozmy.com/

13 Ağustos 2016 Cumartesi

Saçlarınızı Güzelleştirecek 5 Öneri


Çevrenizde giyiminizle olduğu kadar saçınızla da dikkatleri üzerinize çekmek mi istiyorsunuz? O halde saçınızı güzelleştirecek yöntemlerle tanışmaya hazır olun.

Bakımlı ve güzel bir görünüm için neredeyse her gün saçlarımız birçok işleme maruz kalıyor. Fön, maşa vb. işlemler sonucunda yıpranan saçlarımız, aynı zamanda canlılığını ve parlaklığını da kaybediyor. Evde yapabileceğiniz birkaç kolay uygulamayla saçlarınızı sağlıklı bir görünüme kavuşturmak mümkün. Sizin için hazırladığımız bu yöntemleri deneyerek harika saçlara bir adım daha yaklaşabilirsiniz.

Önemli bir davete katılacaksanız, saçınıza bir gün öncesinden silikon bazlı serum ve yoğun bakım maskesini karıştırarak hazırladığınız kürü uygulayın. Bu karışımı 15 dakika kadar saçınızda bekletin, ardından ılık suyla durulayın. Nem bakımından zengin olan bu maske ile kırık saç uçlarınız onarılacak ve sağlıklı saçlara sahip olacaksınız.

Saç kurutma makinesinin ısısı son derece önemlidir. Bu nedenle makinanızın ısısını çok yüksek tutmamaya dikkat edin. Yüksek ısı saçınızın daha hızlı kurumasını sağlasa da, genel anlamda saçınıza zarar verecektir.

Saçınızı olabildiğince düşük derecelerde kurutmaya çalışın. Saç düzleştiricisi ve maşa gibi saç şekillendiricilerini sürekli kullanmamaya özen gösterin. Belli aralıklarla ve düşük ısılarda kullanmayı tercih edin.

Aynı şampuan ve saç kremini uzun süreli olarak kullanmamaya özen gösterin. Arada bir şampuanınızı ve saç kreminizi değiştirin. Sürekli olarak alınan ilaca karşı nasıl bünyemiz bağışıklık kazanıp etkisini her geçen gün yitiriyorsa, aynı şey saç ürünleri içinde geçerli.

Soğuk su saçınız için bulunmaz bir nimet. Saçlarınızın yağlanmasını geciktiren soğuk su, aynı zamanda gözeneklerin kapanmasını sağlayarak saçınızı canlı ve parlak bir görünüme kavuşturuyor. Şampuan ve saç kremini uyguladıktan sonra saçlarınızı soğuk suyla durulamaya özen gösterin.

Banyonuzda saç tipinize uygun iki ürün bulundurmanızda fayda var. İki haftalık periyodlarla ürünlerinizi dönüşümlü kullanırsanız etkileşimin daha kuvvetli olduğunu, saçlarınızın kısa sürede daha sağlıklı hale gelmesiyle fark edeceksiniz.

kaynak:http://www.kozmy.com/

12 Ağustos 2016 Cuma

Kabaran Saçlar İçin 6 Öneri


Kabarık saçın mı var derdin var diye boşa dememişler. Biz kadınlar öyle erkekler gibi üstümüze bir kot bir tişört geçirerek kendimizi sokağa atamıyoruz ne yazık ki. Elbisemizden ayakkabımıza, çantamızdan aksesuarlara kadar tepeden aşağı şık görünmek istiyoruz. Bunun için de her bir detayı düşünüyoruz. Ancak ne kadar dört dörtlük giyinsek de saçlarımız bakımlı ve güzel durmuyorsa bir anlam ifade etmeyebiliyor. Hele ki kabarık, dalgalı ve zor şekil alan saçlara sahipseniz vay halinize.

Yıkama sonrası kabaran ve elektriklenen görünüm, kıvırcık ve dalgalı saçların bitmek bilmeyen kabuslarından biri. Saçlarınız kötü göründüğünde kendinizi iyi hissetmediğiniz gibi, çevrenize karşı da kötü bir görünüm sergilemiş oluyorsunuz. Eğer siz de kabarık saçlara sahipseniz ve bir türlü güzel bir görünüm elde edemiyorsanız, bu basit ve etkili önerileri hemen deneyin.

1.Kabaran saçınıza en iyi gelecek şey saçınızı mümkün olduğunca nemli tutmaktır. Bu nedenle saç kremi ve ısıya karşı koruyucu serumlar kullanmayı ihmal etmeyin.

2.Her banyoda şampuanla yıkamadan sonra mutlaka saç kremi kullanın. Saç kremini özellikle saç uçlarına doğru uygulayın ve kısa bir süre saçta bekletip öyle durulayın. Banyodan sonra saçınızı kurulamak için mikro fiber özellikli havluları tercih edin.

3.Kuru ve kabaran saça sahipseniz saçınızı çok sık yıkamayın. Bu tip saçlar her gün yıkandığında özelliğini kaybedebilir, bu nedenle en ideali üç günde bir yıkamak olacaktır. Diğer saç tiplerine nazaran havadaki nemi daha çok emen kuru saçlarda kabarma meydana gelir ve bu hoş olmayan bir görünüm yaratır.Bu nedenle saçınıza her banyodan sonra nemlendirici saç bakımı ürünleri kullanmaya özen gösterin.

4.Bu saç tiplerinde saç kurutma makinesi, düzleştirici gibi saça yüksek ısı veren ürünleri kullanmadan önce mutlaka ısı koruyucu sprey veya serum uygulayın. Saçınız için iyon özellikli kurutma makineleri ve şekillendiricileri tercih edin. Bu tip ürünler saçınızı kolay taramanızı sağlarken, elektriklenmeyi de önler.

5.Saçlarınızı akşamdan yıkayıp şekil vermenizi öneririz. Şekil verdiğiniz saçlarınızı hafifçe toplayın ve o şekilde yatın. Sabah kalktığınızda saçınızı açıp gerekli yerleri düzeltin. Bu yöntemle saçınızın kabarıklığı azalırken aynı zamanda daha doğal bir görünüme kavuşacak.

6.Bu tip saçlarda düzenli bakım yapmayı ihmal etmemelisiniz. Saçınızı düzenli olarak yıkayın ve hafta bir saç tipinize uygun maskeler uygulayın. Alkol saçın daha çok kabarmasına sebep olduğundan içeriğinde alkol bulunmayan şekillendiriciler kullanmaya özen gösterin. Saçınızı yüksek ısıya maruz bırakmamaya dikkat edin ve bakımını ihmal etmeyin.

Bu birbirinden kolay ve işe yarayan yöntemlerle kabarmayan, güzel ve bakımlı saçlara kavuşun.

kaynak:http://www.kozmy.com/

11 Ağustos 2016 Perşembe

Doğal Bir Yaz Makyajı Nasıl Yapılır?


Yazın o bunaltıcı sıcaklarından, o özene bezene yaptığımız makyajımız da nasibini alır. Yüzünüzün terlemesi ile makyajınızın etkisi azalır, hatta uçar gider. Bu nedenle yaz için en uygun makyaj doğal ve uzun süreli dayanıklı olanıdır. Siz de güzelliğinizle dikkatleri üzerinize çekmek istiyorsanız sezonun gözde makyaj trendlerini uygulayarak harika bir görünüme kavuşabilirsiniz. Yaz makyajının en önemli kuralı mümkün olduğunca doğala yakın ve hafif olmasıdır.

Doğal ve güzel bir yaz makyajı nasıl yapılmalı?

Fondöten yerine BB krem: Kusursuz, porselen gibi bir cilde kavuşmak için, yağlı görünüme sahip ve yüzünüzde tabaka gibi yer edinip, cildinize nefes aldırmayan fondötenler kullanmanız şart değil. Bunun yerine BB kremler ile çok daha sağlıklı ve pürüzsüz bir görünüm yakalayabilirsiniz. Cildinizdeki kusurları gizleyen BB kremler aynı zamanda cildinizin nefes almasını sağladığı için olası sivilce problemlerine neden olmaz.

Allık: Yanaklarınızda hafif pembe veya şeftali tonlarda allık kullanarak abartı görünümden uzaklaşabilirsiniz. Allık fırçanızı allığa sürdükten sonra fırçanızdaki fazlalığı hafifçe üfleyin. Böylece daha sade bir görünüm yakalayacaksınız. Elmacık kemiklerinize biraz renk katmanız yeterli.

Eyeliner: Gözlerinizi eyeliner ile belirginleştirin. Eyelinerı kirpik diplerine ince bir şekilde sürerek sade ama güzel bir görünüm yakalayın. Kusursuz ve doğal bir makyaj için abartıdan uzak durun. Her ihtimale karşı suya dayanıklı eyeliner tercih ederek oluşabilecek aksiliklerin önüne geçebilirsiniz.

Renkli farlar: Mavi, pembe, yeşil ve sarı gibi canlı renklerde farlar ile modern ve enerjik bir görünüm yakalayabilirsiniz. Ancak bu pastel renkli farları olabildiğince sade bir tarzda sürerek, doğala yakın bir görünüm elde etmeye özen gösterin. Aksi takdirde bu renklilik doğallık olmaktan çıkar, abartı olarak algılanabilir.

Ruj: Pastel renkleri seviyorsanız dudaklarınızda uçuk pembe veya somon tonlarında bir ruj tercih edebilirsiniz. Makyajınıza biraz canlılık katmak için kırmızı, bordo veya vişneçürüğü tonlarına yönelin. Kırmızı ve bordo iddialı görünse de hafif şekilde sürdüğünüzde hem doğal hem çarpıcı bir etki bırakacaktır.

Rimel: Her yaz olduğu gibi bu sezon da çarpıcı kirpikler öne çıkıyor. Bu sebeple kirpiklerde abartıya kaçmanızda bir sakınca yok. Yoğun maskara ile kirpiklerinize dolgun bir görünüm kazandırarak, güzelliğinizi ortaya çıkarabilir, aynı zamanda tüm bakışları üzerinize çekebilirsiniz. Ancak takma kirpikler yaz makyajı için doğru bir tercih olmayacaktır. Sıcak yaz aylarında yapıştırıcısı eriyip düşen kirpiklerle uğraşmak can sıkıcı olabilir.

kaynak:http://www.kozmy.com/

10 Ağustos 2016 Çarşamba

Siyah Noktalardan Kurtulmanın Yolları


Sivilceler kadar cildimizin en büyük problemlerinden biri de siyah noktalardır. Deriye işleyen, yerleşen siyah noktalar sivilcelere göre daha inatçı olan, kurtulması zor bir cilt sorunudur. Genelde yüzde burun kenarları, burun üstü ve çene altlarında bulunan siyah noktalar kimi kaynaklara göre cildin düzenli temizlenmemesinden kaynaklanır. Ancak her zaman buna bağlı olmayabilir. Geçmek bilmeyen, geçse de yine tekrarlanan, kadınların kabusu siyah noktalardan kurtulmak ve onlarla baş etmek çok da zor değil. Birkaç basit yöntemle siyah noktalara elveda diyebilirsiniz.

Temizlik

Siyah noktalardan kurtulmanın en iyi yolu düzenli bir temizliktir. Özellikle cildiniz makyajlıysa gün sonunda yüzünüzü temizlemeden uymamalısınız.
Bir gün dahi temizlemeden yatmanız siyah noktaların yeniden canlanmasına neden olacaktır. Bu nedenle makyaj yapmasanız bile cildinizi temiz tutmak için sabah ve gece yatmadan önce cilt tipinize uygun bir temizleyici jel veya sabun ile muhakkak yıkamalısınız.

Peeling

Siyah noktaya iyi gelen bir diğer uygulama ise peeling. Cildinize uygun bir ürün ile haftada 2 kere peeling yapmanız siyah noktalarınızın azalmasında etkili olacaktır. Peeling aynı zamanda cildin zarar görmüş bölgelerini onarmada da etkilidir. Peeling yaparken yavaşça dairesel hareketlerle uygulamaya özen gösterin. Hızlıca uygularsanız ciltte kızarıklık ve tahrişe neden olursunuz. Eğer yağlı ve yanak bölgesi yoğun sivilceli bir cilde sahipseniz, peeling sizin için uygun bir seçim olmayacaktır. Bu tip ciltlerde peeling kullanımında yanaktaki sivilceler daha da yayılabilir.

Soyulabilen Maskeler

Siyah noktalarla savaşmanın bir diğer yolu ise yapışkan ve soyulabilen maskelerdir. Bu maskeleri cildinizde bir süre bekletip ardından kaldırmanız gerekir. Bu işlem sonunda siyah noktalar ve cildinizin üst tabakasındaki kirler arınacaktır.

Siyah nokta bantları

Siyah nokta bantları ise hem pratik hem de etkili çözümlerden biridir. Özellikle yüzey üzerinde fazlasıyla belirgin olan siyah noktalardan bu bantlar yardımıyla kurtulabilirsiniz.

Haftalık maske

Ağırlıklı olarak yağlı ciltlerde görünen siyah noktaların yok olması için haftalık maskeleri de deneyebilirsiniz. Cilt tipinize uygun maske seçerek haftada bir uygulamanız oldukça etkili olacaktır. Özellikle yağlı ciltlerin yağ oranını dengeleyen maskeler tercih etmesi önerilir. Ancak peeling ve maske gibi uygulamaları haftada iki defadan fazla yapmamaya özen gösterin. Böyle bir durumda cildiniz tahriş olabilir. En iyisi haftada bir maske, haftada iki kere de peeling uygulamanız olacaktır.

Tonik

Siyah noktalı bir cilde sahipseniz güzel bir temizliğin ardından tonik kaçınılmazdır. Siyah noktalardan kurtulmak istiyorsanız yüzünüzü temizledikten sonra kesinlikle tonik kullanmanız gerekir. Tonikler gözenekleri küçültüp yüzeyi derinden temizleyeceği için ciltteki siyah noktaların azalmasını sağlar.

Bitkisel çözüm

Evdeki ürünleri kullanarak kendinize son derece etkili bir bakım kürü hazırlayabilirsiniz. Karbonat ve elma sirkesini karıştırıp macun kıvamına getirerek siyah noktalarınızın üzerine sürebilirsiniz. Bu karışımı 5 dakika yüzünüzde bekletip ardından soğuk su ile yıkadığınızda gözeneklerinizin ferahladığını hissedecek ve ölü hücrelerden arınacaksınız.

Diğer bir kür için limon suyu ve şekere ihtiyacınız var. Limon suyu ve şekerle bir karışım hazırlayarak siyah noktalı bölgelere uygulayabilirsiniz. Bu kürü 15 dakika cildinizde beklettikten sonra soğuk su ile yıkayarak siyah noktaların yok olmasını sağlayabilirsiniz.

kaynak:http://www.kozmy.com/

9 Ağustos 2016 Salı

Gözler İçin Bakım Tüyoları


Göz sağlığını korumak ve göz çevresinde oluşan yaşlılık belirtileriyle savaşmak sanıldığı kadar zor değil. Düzenli olarak yapacağınız birkaç basit uygulama ile daha sağlıklı ve güzel gözlere sahip olmanız mümkün.

İlk olarak göz sağlığına ilişkin önem vermemiz gereken birkaç noktayı ele alalım;

Düzensiz uyku gözlere oldukça zarar verir. Buna dikkat ederek uyku düzeninizi ayarlamanızda fayda var.

Gözlerinizi toz, duman, güçlü güneş ışığı ve şiddetli rüzgar gibi dış etkenlerden korumaya çalışın. Böyle ortamlarda uzun süre bulunmamaya özen gösterin. Eğer kalmanız gerekiyorsa devamlı gözünüzü kırpın ve gözleriniz kapalı haldeyken avuç içlerinizle gözünüze masaj yapın.

Basit göz egzersizleri yaparak görme yeteneğinizi koruyabilirsiniz. Gözlerinizi sağa, sola, yukarı, aşağı oynatarak saat yönünde ve tam tersi şekilde çevirin. Bu işlemi düzenli olarak yapmanız faydalı olacaktır.

Gözler ve göz çevresi için bakım tüyoları

Yorgun gözler için dinlendirici kür;
Zambak
Papatya
Ihlamur
lavanta

Dinlendirici etkisi olan bu bitkilerin çayları ile yapacağınız kompresler gözlerinizdeki yorgunluğu alacaktır.

1 fincan kaynar suyun içine bir tutam ıhlamur, zambak, papatya ya da lavantayı koyarak 10 dk demleyin. Ardından süzerek soğumasını bekleyin. Soğuduktan sonra iki makyaj pamuğunu bu çaya batırıp gözlerinize koyun. Bu şekilde 10 dakika kadar bekleyin. Sonrasında gözlerinizi ılık su ile yıkayın.

Yaşlanma belirtilerine muz maskesi;

İçeriğindeki A ve C vitaminiyle yaşlanma etkilerini azaltan muz, cildinizi korurken göz çevresindeki kırışıklıklarınızın giderilmesine de yardımcı olur.
Olgun bir muzu kaşığın tersiyle iyice ezip 1-2 çay kaşığı gül suyu ekleyin. Bu karışımı göz çevrenize sürerek 30 dakika bekleyin. Daha sonra ılık suyla yıkayın.

Göz altı torbaları ve morluklar için maske;

1 çay kaşığı zeytinyağı
1 çay kaşığı buğday yağı
iki çay kaşığı patates suyunu ( patatesi rendeledikten sonra suyunu çıkarabilirsiniz )

Tüm malzemeleri bir kapta karıştırın, elde ettiğiniz karışımı bir pamuk yardımıyla göz altlarınıza uygulayın. Zamanla emileceğinden durulamanız gerekmez.

Kırışıklıklara yumurta akı

Çırpılmış yumurta akını gözlerinizin kenarlarına ve kırışıkların yoğun olduğu diğer bölgelere (dudak kenarları, kaşların arası gibi) sürün. Kurumasını bekleyip buzlu suya batırdığınız pamukla temizleyin.

Göz altı morluklarına yulaf;

1 tatlı kaşığı yulaf ununu soğuk sütle karıştırıp maske haline getirin. Bu karışımı göz çevrenize sürün ve kuruduktan sonra ılık suyla yıkayın. Bu kür sayesinde göz altı torbalarınız ve morluklarınız tarihe karışacak.

kaynak:http://www.kozmy.com/